Balıkçılıkta Kamış Seçimi,Çıkrık Makinalar | Balık Avı |
Balıkçılıkta Kamış Seçimi,Esasında önceleri balık makinaları yalnız tatlısular için hazırlanmıştır.
Zira bir çok Avrupa ülkelerinde deniz yoktur.
Amatörler daha çok göl ve derelerde avlanırlar.
Avrupa ülkelerinde denizde kullanılan makinalar daha çok ağır çıkrık makinalardır.
Onları çıkrık makinaya sevkeden sebep de açık denizlere sahip oluşlarıdır.
Halbuki yurdumuzun üç tarafı, çok girintili çıkıntılı denizlerle çevrilidir.
Hiç bir ülkede olmayan Boğazlarla Marmara Denizi ve Ege Denizinin şirin koyları rulo makinalar için çok elverişlidir.
Zira buraları hem sakin hem de sığ sulardır.
Bir cümle ile makinalı olta ile avcılık bizim yurdumuz içindir.
Bu sebeple makina ile avcılık önerilir.
Balıkçılıkta Kamış Seçimi kamışlar, çeşitli incelik ve hafiflikte hazırlandığı gibi boyları da kullanış amaçlarına göre ayarlanmıştır.
Bu takımları hazırlayan pek çok firma vardır.
Bunların başlıcaları arasında D.A.M., Mittchell, Sakespeare, ABU, Rioby, Daivva gibi firmalar gelir.
Hangi ülkede yapılırsa yapılsın bütün balık makinalarının çalışma sistemleri, çok ufak farklarla, birbirinin aynıdır.
Bu makinaların çalışma sistemlerini ve mekanizmasını anlatırken bir çok markaların değil, bir tek firmanın üzerinde durmayı uygun bulduk.
Balıkçılıkta Kamış Seçimi – Çıkrık Makinalar
Bu makinalar daha çok sinarit, orfoz, köpek balığı, orkinos, kılıç balığı gibi ağır balıkların yakalanmasında ve gene orta boy balıkların sürütmesinde (sirto) kullanılır.
Çıkrık makinalar, basit araçlar değildir.
Bir orkinos veya bir kılıç balığını zarptedebilecek, sonra da balığın hırçın hareketlerine rağmen çekebiecek bir makina elbette üzerinde durulacak bir araçtır.
Çıkrık makinaların küçükleri, sürütme (sirto) için çok elverişlidir.
Lüferden, torik, kofanaya, levrekten sinarit sürütmesine kadar orta boy balıklar için ideal araçtır.
Çıkrık makinaların kamışları bazı özellikler taşımakla beraber küçüklerde rulo makinaların kamışları da kullanılabilir.
Büyük ve ağır çıkrık makinaların kamışları çok kuvvetli kamışlardır.
Bu kamışların halkaları makaralıdır. Hatta bazılarının uç halkaları çift makaralı da olabilir.
Aksi halde yüzlerle kiloluk ağırlık yüklenince misina tel halkalar tarafından kesilebilir.
Ağır kamışların çekeceği ağırlık yüzlerle kilo olacağından amatörü, balığın denize almaması için kamışa bağlı makinanın üstündeni halkalardan amatöre bağlandığı gibi kamış da alt ucundaki çengelle teknenin döşemesine takılıdır.
Balıkçılıkta Kamış Seçimi – Rulo Makinalar
Rulo makinalar Bu makinalar dünyada en çok kullanılan makinalardır.
Rulo makinaları esasta üç kısma ayırarak tarif etmek yerinde olur.
1 — İçinde dişliler, ileri geri mekanizması, makarayı aşağı yukarı hareket ettiren mil ve dış tarafında çevirme kolu bulunan tambura.
2 — Misina sarılı makaranın oturtulduğu veya üstüne geçirilen, dış tarafına sarma telinin vidalandığı ve gene sarma telini otomatik olarak kapatan mandalın bulunduğu tava.
3 — Haznesine misina sarılan ve üzerinde fren tertibatı bulunan, ortasındaki delikten eksantrik mile geçirilen makara
Tambura, içinde çevirme kolunun bağlandığı mahruti ve sonsuz dişlilerle ileri geri mandalı ve misina sarılı makarayı aşağı yukarı hareket ettiren ince mil bulunan ve içi gres dolu ufak bir kutucuktur.
Orta milin aşağı yukarı hareketinin tek nedeni, misinanın makaraya 8 rakkamı gibi sarılarak rahat boşalmasını sağlamaktır.
Tava, Tanburanın üstüne oturtulan bir çanakçıktır.
Tavanın içinde dönüşü balanse eden ağırlık, sarma telinin kapanmasını kolaylaştıran yaylı mandal vardırAyrıca uçları tavanın dış kenarına vidalanan sarma teli ve bu telin açılıp kapanma yaylan tavnın içinde ve dışında toplanırlar.
Makara’nın en başta gelen hizmeti misinayı haznesinde toplamasıdır.
İkinci hizmet de makaranın üst tarafındaki çukurcukta bulunan fren tertibatının bulunmasıdır.
Makaralar 150-200 metre misinayı alacak şekilde hazırlanmıştır.
Dengeyi sağlayan balans ağırlığı çok önemlidir.
Takım fırlatılırken makina birdenbire kapanarak bedenin kopmasına sebep olur. Denge ağırlığı bunu önler.
Makinalarda sürat de aranacak bir özelliktir.
Kolun bir defa çevrilişinde sarma teli 4-5 defa dönmelidir. Bu şekilde kolun bir defa dönmesinde makina 65-70 santim misina çekecek demektir.
Amatörlerin en çok kullandıkları rulo makinaların misina makaraları, tavaya üstten geçecek şekilde hazırlanmıştır. Ayrıca makinaların çok çalışan yerleri rulmanlıdır. Amatörler arasında bu tür makinalara (üstten etekli) denilmektedir.
Eski ve yeni sistemlerin hangisi olursa olsun bütün firmaların makinaiarında her serinin küçükten büyüğe giden beş boy çeşidi vardır.
Mesel DAM firmasının Ouick finessaları 110, 220, 330, 440 ve 550 numaralar altında beş çeşittir.
Ouick Finessalar biraz ağır fakat güçlü ve hamal makinalardır. Romörkörler gibi ağır fakat kuvvetli çekerler.
Bu makinaların diğer bir özelliği de hızlarının iki çeşit oluşudur. Kolun bir defa çevrilişinde sarma teli 3.5 defa döndüğü gibi gene bir çevrilişte sarma teli 5 defa dönenleri vardır.
110 No. lu Ouick Finessa avuç içine sığacak kadar küçük fakat çok becerikli bir makinadır.
İzmarit, kupes, sarıkanat, me-lanur ve küçük sarpalar için yararlıdır.
Makarası 0.20 kalınlıkta 150 metre misina alır.220 ve 330 Finessalar, lüfer, palamut, kırlangıç ve karagöz balıkları gibi orta boy balıklarda çok iyi iş görür. Ağırlıkları 320 -350 gramdır.
Amatörü yormaz. Makaralarına 0.35 kalınlıkta 200 metre misina sarılabilir.440 ve 550 seri numaralı Finessalar, kofana, torik ve benzeri ağır balıklar içindir.
Makaraları 0.50 veya 0.60 kalınlıkta 150-200 metre misinayı çok rahat alır.
Amatörlerin emrine sunulan yeni rulo makinaların mekanizmalarında eskilere oranla çok değişiklikler vardır.
Göze ilk çarpan özellik, yeni makinaların daha seri ve rahat çekici oluşudur.
Ayrıca pek çok makinalarda büyük bir mahzur olan sarma telinin birdenbire kapanması yeni makinalarda tamamiyle bertaraf edilmiş ve özellikle bu teller otomatik olarak kapandığı gibi elle de açılır kapanır hale getirilmiştir.
Daiwa, ABU, Rioby ve DAM gibi büyük firmalar, çeşitli serileriyle amatörlerin karşısına büyük yeniliklerle çıkmışlardır.
Mesela MAD imalatından, de Luxe, XL, 1001 ve SLS serileri çok değerli ve üzerinde durularak hazırlanmış serilerdir.de Luxe Finessa serisi 4 çeşittir. 220 den 550 ye kadar zarif bir topluluktur.
de Luxe Finessanın makarası 0.25 kalınlık 190 metre misina alır.
Sarma teli bir seferinde beş defa döner, de Luxe 550 Finesanın sarma teli 4 defa döner ve güçlü çeker.
Makarası 210 metre 0.50 misina alır. Sarma telleri hem elle hem de otomatik olarak kapanır.
1001 seri de 5 çeşittir. 1001 den 5001 e kadar giderek büyür.
Bu serinin çekme gücü çok kuvvetlidir. Makaraları orta mile çok rahat takılır ve pahalı makinalardır.
SLS serisi de çok hızlı makinaiardır. Lüfer, kofana gibi en ufak bir boşlukta iğneyi atıp kaçan balıkların amansız düşmanıdır.
SLS’nin 0 dan başlayarak SLS-5 e kadar altı çeşidi vardır.
SLS-0 alabalık avı için çok elverişli küçük fakat güçlü bir makinadır. Sarma teli çok yumuşak açılıp kapanır.
Yukarıda isimleri geçen bütün firmaların da bu tip makinaları vardır.
Bütün firmalar, kolay ve hafif çeken, sağlam makinalar hazırlamakta ve yarışa devam etmektedirler.
Amatörler için ihmal ediiemiyecek bir konu da bütün makinaların birer yedek makaraları olmasıdır.
Bunun başlıca faydası, her makaraya değişik kalınlıkta misina sararak icabında makara değiştirip aynı makina ile büyük balık avına geçebilmesi veya herhangi bir kaza neticesinde ikinci yedek makaranın imdada yetişmesidir.
Amatörün dikkat edeceği bir nokta da bakımdır.
Makinalar ne kadar sağlam olursa olsun rutubetten, deniz suyunun etkisinden, kum ve toprağın yapacağı aşınmalardan olumsuz etkileneceği bir gerçektir.
Amatör, elindeki makinayı darbelerden korumalı, bakımını ihmal etmemelidir.
Tamburanın içi iyi bir gresle greslenmeli, orta mil ile sap dibi ve koldaki dönen kısımlar ince yağlarla yağlanmalıdır.
Özellikle denizde çalışan makinalar avlanmalardan sonra temizlenerek tuz minerallerinin ve rutubetin yapacağı tahribattan kurtarılması gerekir.
Rulo makinaların mutlak yardımcısı, Avrupalıların Ruten bizim doğrudan doğruya kamış dediğimiz çubuklardır. Kamışsız bir makinanın çalışmasına imkan yoktur.
Cam elyafının polyesterle işleminden sonra fırınlanarak çok sağlam bir hale getirilen kamışlar, tek, iki veya üç parça olarak hazırlanırlar.
Kamışların bazıları dolu, bazıları boru gibi içi boş ve çeşitli boydadır.
Birbirinin içine geçerek küçülen, teleskopik dediğimiz kamışlar da taşıma kolaylığı sebebiyle amatörler tarafından rağbet görmektedir.
Boş veya dolu, parçalı veya tek, bütün kamışlarda boy, eğilme kabiliyeti (aksiyon) ve atabileceği ağırlık olarak üç vasıf aranır.Boy’lar çok çeşitlidir.
Kullanıldığı yere, yakalanacak balığa ve atılacak ağırlığa göre seçilmesi gerekir.
Balıkçılıkta Kamış Seçiminde Bazı yerde uzun ve narin kamış aranırken diğer bir yerde kısa-kalın veya uzun-kalın kamış lazım olur.
Bir derede yer icabı uzun kamış lazımdır, ama yakalanacak balık küçüktür. Bazı derelerde de aynı balığı kısa kamışla tutmak mümkündür.
Zira dere kenarı çalı çırpı dolu değildir. Rahat olta fırlatılabilir.
Üstü ağaçlarla kaplı derelerde de kısa kamış gerekir.
Uzun kamış ağaç dallarına takılır.Aksiyon, Kamışın eğilme güç veya kabiliyetidir. 1 den 5 e kadar numara ile ifade edilir.
Ağır balıklara kullanılan güçlü kamışlar, dipten bükülen uçları sert kamışlardır. 1, 1.5 ve 2 rakkamı ile ifade edilir.
Orta boy kamışların eğilme kabiliyeti yarım ay şeklindedir. 2.5-3 rakamı ile ifade edilir.
İnce balıklara kullanılan kamışlar uç kısımlarından bükülürler.
Bunlar uzun veya kısa olabilirler ama rakkamları değişmez. 3.5-5 numara alırlar.
Sularımızın biçimi ve avlanma özelliğimize göre bizim için en kullanışlı kamış, 2.5-3 aksiyonlu kamışlardır.
Ağırlık, kamış ağırlığı değil, o kamışın atabileceği iskandil ağırlığıdır.
Bu ağırlık genellikle aksiyonla paralel olarak hesaplanmıştır.
Çapari için 100 gram kurşun ağırlık atabilecek 3 aksiyonlu bir kamışta izmarit hassasiyeti aramak ne kadar yersiz ise, 30 Gr. iskandil fırlatabilecek 4 aksiyonlu bir kamışa 100 gramlık kurşun bağlamak o kadar manasızdır.
Balıkçılıkta Kamış Seçimi ve Kamışlar donatılırken yukarıda bahsedilen üç yetenek dikkate alınır.
Yapım bittikten sonra da kamışın üzerine bu üç özelliği belirten küçük bir etiket yapıştırılır.
Her firmanın değişik çeşitte ve seriler halinde kamışlar» vardır.
Bir amatör bu seriler arasından Balıkçılıkta Kamış Seçiminde üç özelliğe dikkat etmelidir.
Bir seçim yaptığımız zaman izmarit, çinakop, kupes gibi ufak balıklar için 1.80 veya 2.10 boyunda hafif bir kamış yeterlidir. Bu kamışların aksiyonları en hafif bir titreşimi duyuracak hassasiyettedir.
Çapari, lüfer, palamut, mercan, küçük karagöz gibi orta boy balıklar için 3.00 veya 3.60 boyunda 60-80 gr. ağırlık fırlatabilen 3.0 veya 3.5 aksiyonlu bir kamış çok elverişlidir.
Torik, kofana, orfos, sinarit ve benzeri ağır balıklar için ise 3.30 veya 3.90 boyunda, 60-80 iskandil fırlatan 3.0 veya 3.5 aksiyonlu kamışlar seçmemiz gerekir.
Boy, ağırlık ve aksiyonu uygun olan kamışların atılacağı mesafe 60 metreyi geçemez.
Bunun için gerekli olan şartlar atışın yolunda yapılabilmesidir.
Ayrıca makaradaki misinanın az yani makaranın dibinde olmamasıdır.
Ayrıca makaranın kıvrık kenarlarını aşan misinalar da atışı güçleştirir.
Taşıma kolaylığı olan teleskopik kamışların kullanılması dikkat ister.
İçiçe geçtiklerinden kamış kalınlıkları daha incedir. en ufak bir çarpmada zedelenir.
Halkaları da çok zor değiştirilir.
Bu halkaları kamış katalok numarasına göre ısmarlamak lâzımdır.
Bir amatörün daima 3-4 kamışı bulunmalıdır.
Eğer avlanmalarında başarı elde etmek istiyorsa bu gereklidir.
Ağır balık kamışlarının halkaları küçük makaralıdır.
Makaralardan kırılmadan geçen dakron veya normal misinanın kopma tehlikesi kalmaz.
Kamışların sap kısımlarının uzunluğu da önemlidir.
Uzun mesafelere olta fırlatılacak kamışların sap kısımları iki elle tutulabilmek için 50-60 santimdir.
Kısa mesafelere olta fırlatacak kamışların sap kısımları 30-40 santimi geçmemelidir.
Uzun saplı kamışlar amatörü çabuk yorar.