Benin,Coğrafi Özellikleri,Tarihi | Coğrafya Bilgileri |
Benin Halk Cumhuriyeti Batı Afrika’da, Gine körfezinin kuzeyKıyısında devlet.
4 831 000 nüf. (1992).Benin beş doğal bölgeye ayrılır: Kıyı bölgesi, kil bölgesi, Benin platoları, Atakora Dağları ve Nijer Düzlükleri. Ülkenin en yüksek noktası 658 m.’lik Sokbaro Dağı’dır.
Benin’in toplam yüzölçümü 29.528 km²’dir.Ülkenin toplam kara sınırı, Burkina Faso ile 306 km, Nijer ile 266 km, Nijerya ile 773 km, Togo ile 644 km olmak üzere 1.989 km.’dir. Ayrıca ülkenin sahil şeridi 121 km.’dir.
Benin – Afrika
Halkın çoğunluğu tarımla uğraşır.
Kahve, hurma, yer fıstığı, tütün, fasulye, biber, patates yetiştirilir. Bol miktarda dış ülkelere satar.
Yağ hurması ürünlerinden büyük miktarda gelir sağlar.
Ormanlık bölgelerde bol miktarda hindistan cevizi bulunur.
Son zamanlarda kıyılardan uzak kesimlerde petrol bulunmuştur.
Fakat henüz işletilmemektedir.
Bazı küçük hayvanları besleyip, dış ülkelere satarlar.
Kıyı bölgelerde balıkçılık yapılır.
Sanayisi kurulmamıştır. Sanayi mamüllerini dışardan ithal eder.
Kireç taşı yatakları işletilmektedir.
Dış yardımlara büyük ihtiyaç duymakta ve bütçesinin denkliğini böylelikle sağlamaktadır.
Daha çok Fransa’dan yardım almaktadır.
Benin Tarihi
17. yüzyılda Batı Afrika’nın bu bölgesine, bir oba tarafından yönetilen, Benin topraklarından daha büyük bir alana sahip olan Dahomey krallığı hükmediyordu.
Bu krallık zengindi ve buraya gelen Avrupalılarla (başta Portekizli ve Hollandalılar) köle ticareti ilişkileri kurdu.
Batı Afrika’nın bu kıyı bölgesi bu nedenle “Köle Sahili” olarak bilinmeye başladı.
Dahomey, 19.yüzyılda Fransız Batı Afrika kolonisi haline geldi.
1960’ta Dahomey Cumhuriyeti olarak tam bağımsızlığını elde etti.
Ülkenin adı 1975’te Benin olarak değiştirildi.
Mathieu Kerekou 31 Temmuz 1984’te beş yıl için yeniden başkanlığa seçildi.
Gün geçtikçe bozulan ekonomik koşulların, sokak gösterilerine yol açtığı ülkede, 1988 sonunda, Benin’in tek bankası iflasını açıkladı ve öğrenciler burslarının ödenmemesi nedeniyle boykota başladı.
18 Haziran 1989’da yapılan seçimlerden sonra, yeni meclis Kerekou’yu beş yıl için yeniden başkanlığa getirdi.
8 Aralık 1989’da Kerekou, Marksçılık-Leninciliğin artık resmi ideoloji olarak kabul edilmeyeceğini büdirdi.
Böylece, 1974’ten beri uygulanan sosyalist yönetim biçimi bir kenara bırakıldı.
Şubat 1990’da her sınıftan 500 temsilcinin katıldığı ulusal bir “konferans”, eski “devrimci hükümete” son vererek Millet Meclisi’ni dağıtmayı ve yeni bir başbakan seçmeyi kararlaştırdı.
General Kerekou devlet başkanı olarak görevini sürdürecekti.
Buna karşılık generalin hükümet başkanlığı ve ordu komutanlığı sona eriyordu.
Yeni ekip bir yıl içinde, dernek kurma,(düşünce ve basın özgürlüğüyle kuvvetler ayrılığı ilkesini güvenceye alan bir anayasa hazırlattı.
Bütün siyasal tutuktular serbest bırakıldı; yurtdışındaki siyasal sürgünler geri döndü.
26 Mart 1990’da bir yıldır kapalı duran okulların tümü yeniden açıldı; grevdeki memurlar görevlerine döndüler.
Ulusal konferans ayrıca yeni bir yüksek konsey oluşturdu; bu konseyin başkanlığına da bir piskopos getirildi.
1991’de, otuz yıl aradan sonra yapüan ilk özgür seçimlerde, Kerekou’nun yerine, Nicephore Sogio cumhurbaşkanlığına seçildi.