Hakkında Bilgi

Hakkında Bilgi,Ansiklopedik Bilgi

Tarih

Besarabya Tarihi,Fethi | Osmanlı Tarihi |

Besarabya Tarihi Başşehri Kişinev Batı Besarabya’da Ukrayna sınırları içindedir.

Besarabya üç parçaya ayrılır:

1. kuzeydeki Volhınya-Podolya platosu

2. kısmen bataklıklar, derin vadiler ve sık ormanlarla kaplı orta bölge

3. Bucak adlı bozkır bölgesi.

Bu son bölge Prut ırmağında gemilerin ulaşabildiği en yüksek noktada bulunan Leovo’dan Botna ırmağının Dnyester’e karıştığı yere yakın bir noktaya kadar uzanan Roma surunun güneyinde bulunur.

Bozkır, kıyının kumlu arazisine ve tuzlu bataklıkları ile küçük göllere yavaş yavaş karışır.

Bütün Besarabya, çoğunlukla alçak ve düzlüktür. Verimli alüvyon ovaları bölgeyi çevrelemiştir. Prut ve Dnyester ırmaklarının kollarından yararlanarak sulama kanalları açılmıştır.

Tarım çok gelişmiştir. Bağlar ve sebze bahçeleri bakımından çok zengindir.

Buğday, mısır, şeker pancarı, tütün ve meyve yetiştirilir. Şarap imal edilir. Büyük sığır sürüleri beslenir.

İklim kışın çok soğuk, yazın çok sıcaktır. Yağmur miktarı yılda 640 mm’dir. Ocak ayı ortalama sıcaklığı Kişinev’de —3°, temmuzda ise 23°’dir.

Besarabya’nın yüzölçümü, Romanya krallığı idaresinde iken 44 420 km2 idi. Bugün bölgenin ancak çok küçük bir kısmı Romanya’ya aittir.

Besarabya’nın Kisinev dışındaki diğer büyük şehirleri Dnyester ırmağı üzerindeki Hotin, Soroki, Bender ve Akkerman ile Prut üzerindeki Kogul, Reni, İsmail ve Kili şehirleridir.

Ayrıca Reut ırmağı üzerindeki Byeltsı limanı da önemli bir şehirdir.

Besarabya Tarihi

Besarabya’nın en eski halkı Kimmerlerdir. Bölgeye daha sonra İskitler yerleşti.

Bizans imparatorluğunun kapısı olduğu için birçok istilâya uğrayan Besarabya, II.yy. da Trak Getlerinin eline geçmisse de imparator Trajanus bu kavmi yendi ve topraklarını Dacia eyaletine kattı.

Got (III.yy.), Hun (V. yy.), daha sonra da avar ve bulgar egemenliklerinin arkasından Bessoi (Bess’ler) adlı bir trak kavmi bölgeyi ele geçirdi (Vll.yy.) ve böylece ülkenin adı bu kavme bağlandı.

Bu arada İslavlar da V.yy.dan itibaren buraya yerleşmişler ve sonra Balkanlar’a inmişlerdi.

Bulgar Türkleri de VII.yy. da Besarabya’ya girdiler, daha sonra da bugünkü Bulgaristan’ın kuzeydoğu kısımlarına yerleştiler.

IX.yy. da Macarların ataları olan Ugorlar gelip bölgeye Etelköz (Irmaklar Arası) adını verdiler.

IX.yy. sonlarında Peçenekler ve Bulgarlar. Macarları batıya sürerek Besarabya’ya yerleştiler, fakat XI.yy. da Eflak ve Boğdan’ı alan Kumanlar’ın egemenliği altına girdiler.

Besarabya XIII.yy. da Altınordu devletinin eline geçti (1241) ve elli yıl bu devlet tarafından yönetildi.

Yine XIII.yy. da Cenevizliler, Dnyester kıyılarında ticaret merkezleri kurdular.

XIV. yy.da Basarab Cel Mare Eflak voyvodalığını ve adını taşıyan hanedanı kurdu.

1396 tarihli latince bir emirnamede Besarabya adı bütün Eflak için kullanıldı.

Sonradan bu ad, yabancılar ve rumenler tarafından Bucak adıyla tanınan bölgeye verildi ve 1812’den sonra yanlış olarak bugünkü Besarabya için geçerli oldu.

Besarabya Fethi

Besarabya 1392’de Voyvoda Roman zamanında Karadeniz’e kadar genişlemiş olan Boğdan Voyvodalığı sınırları içine girdi.

XV.yy. başlarında Osmanlılar, Besarabya’ya akınlar yapmaya başladılar.

Bayezid II zamanında Akkerman ve Kili kalelerinin alınması üzerine Boğdan voyvodası Stefan Cel Mare, osmanlı egemenliğini tanıdı (1492).

Kanuni Sultan Süleyman zamanında, Boğdan voyvodası Petru Rareş’in isyanı üzerine yapılan sefer sonunda Besarabya, imparatorluğa kesin olarak bağlandı (1538) ve yeni voyvoda Stefan Lacusta da bu durumu kabul etti.

Kanuni, bu seferden sonra Bender’de bir kale yaptırdı, Kili ve Akkerman kalelerini tamir ettirdi.

İmparatorluğun en kuvvetli olduğu bu devirde Besarabya, osmanlıların Boğdan ve Lehistan işlerini kollamasına yarayan bir sınır eyaleti oldu.

1540’taki halk ayaklanması sırasında öldürülen Petru Rareş’ten sonraki voyvodalar. Lehli’lerle beraber Akkerman ve Bender kalelerine saldırdılar. Osmanlılara karşı başlayan bu isyanlar iki yüzyıl kadar sürdü, fakat neticesiz kaldı.

Lehistan’ın Besarabya ve Boğdan işlerine karışması, Avusturya’yı da ilgisiz bırakmadı ve imparator Leopold I, Osmanlılar çıkarıldığı takdirde Besarabya’nın Boğdan’a verileceğini bildirdi (1689).

XVIII.yy. başında rus çarı Petro (Pyotr) I, voyvoda Cantemir ile yaptığı antlaşmada (1711), Besarabya ile Bender’in Boğdan’a verilmesini kabul etti.

Fakat bu tasarı gerçekleşmedi ve Besarabya ile Kili, Akkerman ve Bender kaleleri Osmanlılarda kaldı.

Osmanlı idaresinde iken önce Rumeli beylerbeyliğine bağlı bulunan Besarabya, daha sonra Kili, Akkerman ve Bender kaleleriyle »beraber özü eyaletine bağlandı.

XVII. yy.da Besarabya’daki türkler, Kırım hanı Mengli Giray’a isyan ettiler.

Ahmed III’ün emriyle Boğdan voyvodası bu isyanı bastırdı (1727), Besarabya, 1768-1774 Osmanlı-Rus savaşına sahne oldu.

Yenilen Osmanlı imparatorluğunun imzaladığı Kaynarca antlaşmasıyla (1774) Besarabya halkı bağımsızlığına kavuştu ve kendi hanlarının idaresinde yaşamak hakkını elde etti (1787-1792).

Daha sonraki çatışmalarda İsmail kalesi Rusların eline geçti ve bu savasın sonunda imzalanan Yaş antlaşmasına (1792) göre, Dnyester ırmağı Rusya ile Osmanlı imparatorluğu arasında sınır oldu ve Besarabya ile Bender, İsmail, Akkerman ve Kili kaleleri Osmanlılarda kaldı.

1806’da Rusya sınırı geçince tekrar savaş patladı.

Ruslar Boğdan, Eflak ve Dobruca’ya girdiler.

Bender, Kili ve Akkerman kalelerini zaptettiler.

Osmanlı ordusu Tuna boylarında karşı harekâta geçince Napolyon Bonapart işe karıştı ve sonunda Bükreş antlaşması imzalandı (1812). Bu antlaşmaya göre Prut ırmağı iki devlet arasında sınır oldu.

Bu tarihten itibaren Ruslar, alman göçmenleri buraya yerleştirdiler ve Besarabya’nın etnik durumunu değiştirme yoluna gittiler.

Besarabya, Kırım savaşma (1854) kadar rus idaresinde kaldı.

Savaş sonunda ^imzalanan Paris antlaşmasıyle (1856) Boğdan’a bağlandı.

Berlin antlaşmasıyle (1878) tekrar Ruslara verildi.

1917 ihtilâli ile Rus imparatorluğu yıkılınca Besarabya’da bir Milli meclis (Sfatul Tarii) kuruldu, fakat 27 kasım 1918’deki son oturumunda bu meclis Romanya ile birleştiğini ilân etti.

Bu durum Versailles antlaşmasıyla de tasdik edildi, fakat bu birleşmeyi hiç bir zaman kabul etmeyen Sovyetler Birliği.

26 haziran 1940’ta Romanya’ya verdiği bir ültimatomla Besarabya’yı tekrar ele geçirdi.

Besarabya 1940 ağustosunda Bukovina ile birleştirilerek Moldav Federal Sovyet cumhuriyeti kuruldu.

İkinci Dünya savaşında alman ordularının da yardımıyla Romanya, Besarabya’yı tekrar ele geçirdi (22 haziran 1941).

Savaştan sonra, 29 haziran 1945 tarihli antlaşma ile Besarabya tekrar Ruslara verilerek Moldav Sovyet Sosyalist cumhuriyetini ve Ukranya cumhuriyetinin bir kısmını meydana getirdi.

Bir yanıt yazın