Boks Sporu Nedir,Nasıl Yapılır,Tarihi,Kuralları,Malzemeler
Boks sikletleri
Boks Sporu Nedir? Nasıl Yapılır,Tarihi,Kuralları,Malzemeler Boks,(ing. to box, yumrukla dövüşmek’ten). özel eldiven takmış iki kişinin yumruklarıyle vuruştukları spor dalı.
Boks Sporu Tarihçesi
Eski yunan kahramanları yumruklarının gücü ve ustalığıyla övünürlerdi.
Homeros, Odysseia’da bundan söz eder. Bununla beraber boks klasik sporlar arasına ancak XXIII. Olimpiyat oyunlarında (M.ö. 698) girdi.
Boks çıplak yumrukla veya zırhlı eldiven adı verilen kayışlı eldivenlerle yapılıyordu Çağımızda boksu kurallara bağlayıp milli bir spor haline koyanlar İngilizlerdir.
İlk İngiliz boks şampiyonu, 1719’da James Flagg’dır. O sıralarda boksta
London Prize Fight kaideleri uygulanıyordu. Resmen izin verilmiş olmamakla beraber oynanmasına göz yumuluyordu.
Yoksa boksörler ve yöneticiler, halk önünde taşkın davranışta bulunmak sebebiyle polis kovuşturmasına uğrayabilirlerdi.
Döğüşler kırlarda, ambarlarda veya kabarelerin arka salonlarında yapılıyordu.
Şampiyonluk unvanı için bu çeşit döğüşlerin sonuncusu 8 temmuz 1889’da John L.Sullivan ile Jake Kilrain arasında Richbourg’da (Missouri) yapıldı.
Kazanan Sullivan, unvanını on iki yıl korudu. 1891 Yılında İngiliz gazetecisi Chamberlain’in hazırladığı yeni kural Queensberry markisi tarafından beğenildi, onun desteğiyle uygulanmaya başlandı.
Eldiven kullanmak zorunlu hale getirildi. Dövüş süresi üçer dakikalık dönemlere (raunt) ayrıldı. Dönem aralarında birer dakika dinleniliyordu.
Bu kaideler bugün de geçerlidir. Dönem sayısı sınırlandırılmadı, rakiplerden biri bitkin düşene veya ringi bırakana kadar döğüşe devam ediliyordu.
Günümüzde boks karşılaşmaları en çok on beş raund üzerinden düzenlenmektedir. (Bu, milli ve milletlerarası profesyonel yarışmalarda uygulanan süredir.)
Boksta dört çeşit sonuç vardır: Döğüş dışı bırakarak kazanma (nakavt, knockout, döğüşü yarıda bırakma, döğüşün hakem tarafından durdurulması, oyuncuların ring dışına çıkarılması, diskalifiye); sayı ile üstün gelme; berabere kalma; bir de dövüşsüz maç veya no-contest (oyuncular birbirlerine yumrukla saldırmadıkları zaman).
Dövüş kaidesine göre vuruşlar eldivenlerin oynak yerlerini örten kısmıyla başın ve vücudun ön tarafına, yanlara, fakat her zaman kemerin üstündeki kısma yapılır.
Arkaya vuruşlar yasaktır. Tokat vurmak, tekmelemek, dizle, kafayle çarpmak, böbreklere (kidney punch), kafanın ardına yumruk atmak, sırta vurmak da yasaktır.
Kemerin alt yanma yapılacak bir vuruştan meydana gelebilecek sakatlıkları önlemek için bir kemer veya korse takmak zorunludur.
Ring
Boks karşılaşmaları ringde yapılır. Ring, üç veya dört sıra halatla çevrili ve yerden yüksekliği en az 91 cm en fazla 122cm olan kare biçiminde bir alandır. Halat aralıkları en az 40 cm olmalıdır.
Ringte kırmızı, mavi ve tarafsız beyaz köşeler vardır. Sporcular ait oldukları köşeden, hakem ve doktor ise jüri masasına yakın olan beyaz köşeden ringe çıkar.
Profesyonel boksta ringin büyüklüğü 5-6 m², amatör boksta ise en az 3-6 m²’dir. Boks karşılaşmalarında, her iki boksörün de aynı sıklette (ağırlıkta) olması gerekir.
Dövüşten önce dövüşçüler. sınırlandırılmış usul ve kiloya uygun olup olmadıklarının anlaşılması için doktor muayenesinden geçip tartılırlar.
Kilolarına göre profesyonel boksörler şu kategorilere ayrılırlar: Sinek sıklet: 50,802 kg’a kadar. Horoz sıklet: 53,524 kg’a kadar. Tüy sıklet: 57,152 kg’a kadar. Hafif sıklet: 61,237 kg’a kadar. Yarı orta: 66,678 kg’a kadar.
Orta sıklet: 72,574 kg’a kadar. Yarı ağır: 79,378 kg’a kadar. Ağır sıklet: 79,378 kg’m üstünde.Profesyonel boksta eldivenlerin ağırlığı sinek sıkletten hafif sıklete kadar, 141,75 gr; orta sıkletten ağır sıklete kadar 170,10 gr’dır.
Avrupa ve Dünya şampiyonluk yarışmalarında profesyonel boks döğüşçüleri 15 ravnt döğüşürler. Karşılaşmada unvan söz konusu değilse genellikle 6,8 veya 10 dönemlik karşılaşmalar yapılır.
Avrupa Boks birliği (European Boxing Commission) Avrupa şampiyonluğunun değişik unvanları için katılacak isteklileri seçer.
Eskiden dünya şampiyonları unvanları Milli Boks birliği (National Boxing Association) ve New York Eyaleti Atletizm birliği (New York States Athletic Commission) tarafından denetlenirdi.
1952’den beri Dünya Profesyonel Boks kurulu adında yeni bir teşkilât, unvanların denetlemesini yapmaktadır.
Karşılaşmaların tertibi, menecerlerle, anlaştıkları para tutarına göre boksölere para ve burs veren profesyonel organizatörlere bırakılır.
Amatörler arasındaki karşılaşmalar üç ravnt sürelidir. Amatör boks on ağırlık kategorisine bölünmüştür: sinek sıklet: 51 kg’a kadar, horoz sıklet: 54 kg, tüy sıklet: 57 kg, hatif sıklet: 60 kg, yarı velter: 60 kg, velter: 63.500 kg, yarı orta: 67 kg, orta: 75 kg, yarı ağır: 81 kg, ağır: 81’den yukarı olanlar.
Amatörlerin eldivenleri 228 gr’dır, 21 yaşında profesyonel olabilirler. Boks çevrelerinde İngilizce deyimler kullanılır: clinch: göğüs göğüse gelmek. Draw: berabere biten maç. Fight: döğüş. Forcing: saldırış. Groggy: bitkinlik hali.
Hook: çok kısa kroşe. Jab: küçük direkt vuruş. Knock down: yere düşme. Knock out: düştüğü yerde on saniye kalan boksörün yenik sayılması. Swing: yana yatık olarak yumruk vurma: Uppercut: aşağıdan yukarı vuruş.
Profesyonel boksta ağırlık kategorileri birbirini tutmaz, ötedenberi bilinen sekiz kategori yalnız Büyük Britanya’da yürürlüktedir.
Dünyanın öbür ülkelerinde sıklet sınırları arasında hafif farklar görülür.
Avrupa. kıtasında amatörler için yürürlükteki siklet sınırları kabul edildi. New York eyaleti süper velter kategorisini tanımadı, buna karşılık süper tüy veya hafif junior adını verdiği yeni bir kategori kurdu.
Avrupa, bu kategoriyi kabul etmedi, özet olarak, Büyük Britanya ve bir kısım Commonwealth ülkeleri ile ilgili British Board of Control sekiz kategori, European Boxing Union (E.B.U.) ve New York eyaleti değişik farklarla on kategori ve Amerika ile Asya karşı hareketlerini yöneten World Boxing Association (W.B.A.) için on bir kategori kabul etmektedir.
Aynı adı taşıyan kategorilerin sınırlandırılmasındaki farklar karışıklık yaratmaktadır. Meselâ, 74 kg ağırlıktaki bir boksör Avrupa orta sıklet şampiyonu olabilir, ama yeryüzü ölçüsünde ancak bir üst kategori için çarpışabilir. Bunun sebebi, dünya şampiyonluklarında yalnız İngiliz ölçülerinin geçerli olmasıdır.
Türkiye’de Boks Sporu Tarihi
Türkiye’de 1919 yılından sonra başladı. Mütareke yıllarında, işgal kuvvetlerine mensup boksörlerin İstanbul’da yaptıkları karşılaşmalar türk gençlerini bu spora yöneltti, 1922 yılından itibaren türk boksörleri de ringlere çıktı.
Almanya’ya modern boksu sokan ve ünlü dünya şampiyonu Schmeling’e antrenörlük yapan Sabri Mahir, Paris’te boks antrenörlüğü ve organizatörlük yapan Mazlum Kemal, Ziya Boyer, İngiliz Kemal, Tıbbiyeli Ali Sami ve İsmet Uluğ ilk türk boksörleridir.
Boks sporu Galatasaray, Kurtuluş ve Fenerbahçe kulüplerinin gayretiyle gelişti. Küçük Kemal, Fransa’da yaptığı maçlarda «Çanakkale Fırtınası» adını kazanan Nuri, Sıtkı Piran, Selâmi, Yorgo Tagar, Pakarat bu gelişme devresinde yetiştiler.
İlk milli karşılaşma 1928’de Moskova ve Bakü’da Rus ve Azerbaycan takımlarına karşı oldu. Bu maçlarda ilk milli boks ekibini Necmi (GS), Rauf (BJK), Rıza (FB). Sıtkı (FB) ve Selâmi teşkil ettiler.
1938 Yılında Alemdar kulübü boks şubesini açtı. Otobüs kazasında kolunu kaybeden ve tek kolu ile boksa devam ederek «Tek Kollu Cihat» adını alan Cihat Vurucu kulüpten yetişti.
Galatasaraylı Melih Açba 1940 yılında Amerika’nm en büyük amatör boks şampiyonası olan Altın eldiven’de 66 kilonun birinciliğini kazandı.
Milli boks takımı 1947 yılında Dublin’de yapılan Avrupa Boks şampiyonasına katıldı. Bu şampiyonada Vural İnan «en teknik boksör» seçildi, Halit Ergönül sıkletinde Avrupa karmasına alınarak Amerika’ya götürüldü.