Buhari Kimdir,Hayatı ve Eserleri (Kısaca) | Biyografi |
Buhari Kimdir (Ebu Abdullah Muhammed bin İsmail El-Cûfî el—), hadis bilginlerinin en büyüğü (Buhara 810-Semerkant yakınında Hartenk 869).
Buhari Hayatı ve Eserleri Kısaca
Buhara’da doğduğu için Buhâri diye tanındı.
Avrupalı şarkiyatçılar, Buhârî’nin İran’lı olduğunu ileri sürmüşlerse de bu kesinlikle bilinmiyor.
Buhârî’nin milliyeti üzerindeki en kuvvetli söylentiler, onun türk asıllı olduğunu gösterir niteliktedir.
Çok küçük yaşta iken babasını kaybetti.
Daha on bir yaşında iken hadis ile uğraşmaya başladı, ünlü hadis bilgini Ed-Dâhilî’nin meclisine devam etti.
Zekâsının keskinliği ve hafızasının gücüyle kendisini tanıyanların hayret ve takdirlerini kazandı.
Hatta Es-Subkî’nin anlatmasına göre, Ed-Dâhilî bazı hadis yanlışlarını, o zaman daha on bir yaşında bulunan Buhârî’nin yardımıyla düzeltti.
Buhara’nın diğer bilginlerinden de ders alan Buhârî, bu ders ve meclislerde hocaları ile tartışmaya girecek kadar kabiliyet gösterdi.
On altı yaşında iken İbn El-Mübârek ve Vâkî’nin eserlerini ezberlemiş bulunuyordu.
Yine aynı yıl (826), annesi ve kardeşi Ahmed ile birlikte Mekke’ye giderek hacı oldu.
Hacdan sonra annesi ve kardeşi Buhara’ya döndükleri halde kendisi Mekke’de kaldı ve orada Abdullah bin Ez-Zübeyr bin El-Hâmidî’den (öl. 834) şafiî fıkhını öğrendi.
On sekiz yaşında iken sahabe ve tâbiînin hüküm suretlerini ve sözlerini topladı.
Hahis toplayıcıların biyografilerini kapsayan Et-Tarih-ül-Kebır (Büyük Tarih) adlı eserini, anlatıldığına göre «mehtaplı gecelerde ve Hz. Peygamber’in kabri yanında» yazdı.
Hadis toplamak ve aynı zamanda ders vermek için altı yıl Hicaz’da kalan Buhârî, diğer İslâm ülkelerini de dolaştı.Mısır’a gitti, oradan Irak’a geçerek beş yıl Basra’da kaldı.
Bu arada İran’a da gitti ve oradan Buhara’ya döndü (837).
Tanınmış birçok bilim merkezinde hadis hocalığı yapan Buhârî, bu arada, dolaştığı yerlerde tanıdığı hadis bilginlerinden pekçok hadis toplamıştı.
Buhara’ya döndükten sonra şehrin valisi Halid bin Muhammed’in kendi sarayında çocuklarına hadis okutması için yaptığı teklifi reddedince vali ile arası açıldı ve şehri terk etmek zorunda kaldı.
Semerkant halkı, kendisini davet ettiği için oraya gitmek üzere Buhara’dan ayrıldı.
Fakat bu davet yüzünden Semerkantlılar arasında anlaşmazlık çıktığını duyunca Semerkant yakınındaki Hartenk’te yerleşmek zorunda kaldı.
Nihayet ikinci ve kesin bir davetten sonra ata binmek üzere iken kendisine fenalık geldi ve kısa süren bir hastalıktan sonra Hartenk’te öldü.
Eserleri: Et Câmi-üs-Sahîh (Doğru Derleme). doğruluğu bütün bilginlerce kabul edilmiş olan hadisleri bir araya toplayan bu, eser, Buhârî’nin en tanınmış eseridir.
On altı yıllık bir çalışma sonunda yazılan ve bin kişiden toplanan altmış bin hadisten seçilmiş 7 275 hadisi kapsayan bu eser, Kur’an’dan sonra en doğru kitap olarak tanınır.
Eser, birçok bilgin tarafından şerh edildi ve ayrıca özetleri de yapıldı.
Sahih-i Buhârî diye tanınmış olan eserin pekçok baskısı vardır.
Eser Türkçeye de çevrilmiştir (1928-1947).
Es-Sülâsiyât (Üçlükler), Hindistan’da yayımlandı.
El-Edeb-ül-Müfred (Tek Edep), hadisle ilgilidir.
Et-Tarîh-ül-Kebîr (Büyük Tarih), hadis rivayet edenlerin hayatlarını anlatır.
Et-Tarih-üs-Sagir (Küçük Tarih), Et-Tarîh-ül-Kebîr’in özetidir.
Ez-Zuafa-üs-Sagîr (Küçüklerin Zayıf Olanları) (1909] ilmiyle ilgili bir kitaptır.
Halku Efal-il-ibâd’ı (Kulların Davranışlarını Tayin Etme) [Delhi 1890], Buhara valisi Halid bin Ahmed ile aralarında çıkan anlaşmazlık üzerine yazmıştır; insanların fiil ve hareketlerinin Allah tarafından tayin edildiğini anlatır.
Ayrıca, Tefsîr-ül-Kur’an (Kur’an Tefsiri), Tenvîr-ül-Ayneyn bi-Def-il- Ye’deyn (iki Eli Uzaklaştırma Suretiyle İki Gözü Aydınlatma) ve Hayr-ül-Kelâm fi-l-Kıraati half-il-imâm (İmamın Arkasında Okunacak Hayırlı Sözler) adlı eserler de Buhârî’ye mal edilmiştir.