Çeşm Ne Demek | Ansiklopedik Bilgi |
Çeşm ne demek osmanlıca,
çeşm ne anlama gelir,Çeşm Ne Demek,Çeşm Ne Demek Osmanlıca
Esk. Göz.
Çeşm-âşina, tanıdık.
Çeşm-âviz, peçe. Atlara mahsus meşin gözlük.
Çeşm-bâz («göz oynatan»), yalvaran.
Çeşm-bend («göz bağcı»), büyücü. Çeşm-bendek, gözleri bağlayarak oynanan bir çocuk oyunu.
Çeşm-beste, gözü bağlı.
Çeşm-bûs, göz öpen.
Çeşm-bûsi, göz öpme.
Çeşm-çerağ veya çerağ-çesm («göz nuru»), en sevilen [evlât].
Çeşm-dân veya çeşm-hâne, göz evi.
Çeşm-dârt gözleyen, bekleyen.
Çeşm-dâşt, ümit etme, umma.
Çeşm-dende, utanmaz, yüzsüz. Çeşm-duz, bir şeye göz dikmiş olan.
Çeşm-efsâ veya çeşm-efsây, nazar değmesini önlemek düşüncesiyle okunan efsun.
Çeşm-hurde veya çeşmres’ide. nazar değmiş.
Çeşm-küşâ («göz açan»), dikkatle bakan.
Çeşm-nişin. her zaman görülebilen, göz dolduran.
Çeşm-piş, utangaç.
Çeşm-ter («gözü sulu»), çok ağlayan.
Çeşm-zâhm, nazar değme.
Çeşm-zed, nazar boncuğu. Bir an, kısa bir zaman.
Çeşm-i âhû veya çeşm-i gazâl («ceylân gözü») ceylan gözlü. Çeşm-i bed, kem göz.
Çeşm-i bed dür, «kötü nazar değmesin» anlamında temenni.
Çeşm-i bi-âb, utançsız.
Çeşm-i dümbâledâr, boya ile kuyruk çekilmiş göz.
Çeşm-i firengî («frenk gözü»), gözlük.
Çesm-i gazûb, kızgın bakışlı göz.
Çeşm-i giryân, ağlayan göz.
Çeşm-i hâbide, uykulu göz.
Çeşm-i hoşnigâh, güzel bakışlı göz.
Çeşm-i hûnjeşân (çeşm-i hûnhâr veya çeşm-i hem-riz), kan dökücü göz, çok gaddar bakışlı göz.
Çeşm-i hurûs, kırmızı şarap. Kırmızı dudak.
Çeşm-i mahmur veya çeşm-i pür-mahmûr, baygın bakışlı göz.
Çeşm-i mest, sarhoş gibi bakan göz.
Çeşm-i meygûn, sarhoş edici göz. Çeşm-i mîzân veya çeşm-i te-râzû, terazi kefesi.
Çeşm-i nergis («nergisin taç yaprakları»), güzel göz.
Çeşm-i nerm, yumuşak bakışlı, sevimli göz.
Çeşm-i sitâre-şümâr veya çeşm-i şeb-peymû, uykusuz göz.
Çeşm-i siyâh, kara göz. Kara gözlü.
Çeşm-i (veya çeşme-i) sûzen, iğne deliği. Çok dar yer.
Çeşm-i şeb,ay ve yıldız.
Çeşm-i şehlâ, şehlâ göz.
Çeşm-i ter, ıslak, sulu göz.
Çeşm-i yâr, sevgilinin gözü.
Çeşm-i zâğ («karga gözü»), açık renkli, mavi renkli göz. Mavi gözlü.
Çeşm-i zânû, diz kapağı.
Çeşm ü guş («göz ve kulak»), dikkat. || Merdum-i çeşm. gözbebeği.
Nûr-ı çeşm, göz nuru, evlât.