Denizli,Tarihi,İklimi,Coğrafi Özellikleri | Coğrafya Bilgileri |
Denizli, Ege bölgesinin iç kısmında il merkezi şehir;955.000 Nüfus. Şehir, ortasından Çürüksu geçen, 150-250 m yükseltili bir ovanın güney kenarındaki 350-500 m’lik geniş ve vâdilerle yarılmış bir düzlükte kuruludur.
Yüksekliği 380 (istasyon) -450 m. Bu düzlük güneye doğru yavaş yavaş yükselerek Babadağının (2 308 m) dik yamaçları önünde sona erer.
Denizli ili, genellikle Ege bölgesinin doğu kesiminde yer alan il toprakları, güneydoğuda Akdeniz bölgesine doğru taşar ve Aydın, Manisa, Uşak, Afyon, Burdur ve Muğla illeriyle kuşatılır; yüzölç. 11 868 km2.
Pamukkale’nin ve Hierapolis kalıntılarının turistik önemi büyüktür.
Denizli iklim özellikleri ve yeryüzü şekilleri
Yükseltisi 150 ile 2 000 m arasında değişen Denizli ili topraklarında iklim çeşitlidir.
Fazla yüksek dağ alanları dışında, yazlar genellikle sıcak geçer, kışlar da fazla soğuk olmaz: yağışların kış etrafına toplandığı ve yaz mevsiminin kurak geçtiği görülür.
Denizli şehrinde yapılan (12 yıllık) sıcaklık gözlemlerine göre, en soğuk ve en sıcak ayların ortalamaları 5°7’C ve 26°8’C, kaydedilen en düşük ve en yüksek sıcaklıklar —11°4 ve 41°2’dir; sıcaklığın 0°C altında kaldığı gün sayısı (ortalama) 0,3 ve 0°C altına düştüğü günler sayısı ise 28’dir.
Yağışların yıllık ortalama tutarı (27 yıllık) gözlemlere göre 538 mm’dir.
Yağışların mevsimlere dağılışı (yüzde ile): kış 44, ilkbahar 30, yaz 7,5, sonbahar 18,5. Karla örtülü gün sayısı 4. il topraklarında yağış gözlemleri yapan başka istasyonların yıllık yağış tutarları (mm ile): Sarayköy 436, Acıpayam 494, Çivril 504, Tavas 661, Kale 847.
Denizli Coğrafi Özellikleri
Yüzey şekilleri bakımından Denizli ili topraklarının engebeli bir görünümü vardır.
Bununla beraber, dağlık kütleler, aralarına girmiş irili ufaklı ovalarla az çok dağınık bir yapı gösterir.
En yüksek kesim, Büyük Menderes vadi oluğunun güneyinde yer alan Baba dağı (2 308 m) ve Honaz dağıdır (2 571 m).
Baba dağı Saruhan-Menteşe kütlesinin billûrî metamorfik temeline (Birinci zaman ve Antikambriyum), Honaz dağı da bu temeli kuşatan çevre kıvrımlarına girer.
Denizli’nin Jeolojik Yapısı
Bu kıvrımlar (Birinci ve özellikle İkinci zaman), ilin güney kesimlerinde de geniş yer kaplar ve yükseklikleri Kızılhisar dağı (2 241 m) ile Bozdağda (2 421 m) artar.
Büyük Menderes vadi oluğunda daha dağınık görünen bu kıvrımlar, ilin kuzeydoğu kenarında önemli yükseltilere varır.
Büyük Çökelez dağı (1 840 m), Maymun dağı (1733 m) ve Akdağ (2 449 m).
Bu kesimde dağların arasına vâdilerle yarılmış yaylalar girer; bunların yapısında Üçüncü zamanın ikinci yarısına (Neojen) ait tatlı su göl tortullan yer alır.
Aynı yaylalar, vâdi oluklarının meydana getirdiği alüvyonlu ovalar kenarında yüksek basamaklar haline gelir.
Menderes ovasının güneyinde, Denizli’nin yerleşmiş olduğu basamak bunların en göze çarpanıdır.
Ovalar daha alçakta yer alır, fakat kendi aralarında kademelidir.
Bunların en alçakta olanı, Sarayköy doğusunda yer alan ve en alçak yeri 150 m altına kadar düşen çukur alandır.
Daha yüksek ovalar Büyük Menderes’in yukarı kesiminde Baklan ovası (750-800 m), Çivril Işıklı ovası (950 m), Acıgöl’ün batısında Çardak ovası (Hambat kırı), bunlardan yüksek dağlarla ayrılmış Acıpayam ovası (800-950 m), Bozdağ ile bu sonuncudan ayrılmış kapalı bir çukur olan Banaz ovası (1 000 m), onun kuzeybatısında, Akçay’ın geçtiği Tavas ovasıdır.
Denizli Tarihi
Denizli, M.ö. 111. yy. ortalarında Selefkilerden Antiokhos II tarafından, eşi Laodike’nin adına kurulan Laodikeia şehrinin yerine geçmiştir.
Plinius’a göre daha önce Diospolis ve sonra Rhoas adlı kasabaların bulunduğu yerde kurulan Laodikeia, şimdiki Denizli’nin 6 km kuzeyinde, Eskihisar köyü yakınında bir tepe üzerine yerleşmişti; burada 1887’de K. Humann ve 1957’de P. Verzone tarafından kazı ve araştırmalar yapıldı, stadyum, tiyatro, gimnasium, su yolları v.b. kalıntılar bulundu.
VII.-X. yy.lar arası müslüman akınları sırasında şehre Lazkiye adı verildi; Türklerin kullandıkları Ladik adı bundan türemiştir.
Malazgirt savaşından (1071) sonra yöreye büyük türkmen kabileleri yerleşti.
XI.-XIII. yy.larda Selçuklular ile Bizanslılar. arasında elden ele geçti.
Bu sırada, bir deprem yüzünden eski şehrin terk edildiği ve şimdiki şehrin gelişmeye başladığı sanılır.
Bir süre Ladik adı yeni şehir için de kullanıldı.
Şehrin bugünkü adı XIII. yy.dan sonra kullanılmaya başlandı. Bu ad önceleri Donguzlu (Donuzlu), Tonguzluk şeklindeyken; sonra Dengizli ve Denizli oldu.
XIII. yy. sonunda Denizli, selçuklu veziri Sahip Ata’nın oğullarına verilmişti. Selçuklular, zayıf düşünce Kütahya’da yerleşen Germiyanlılar onların yerini aldılar.
Denizli’de Germiyanlıların Ladik beyleri veya İnançoğulları denilen bir kolu hâkim bulunuyordu.
Bu sırada Ahiler de Denizli’ye yerleşerek zaviyeler kurmaya başladılar.
1399’da Yıldırım Bayezid’in eline geçen şehir, 1402’de Timur tarafından Germiyanoğullarına geri verildi.
Bir süre sonra yine ormanlı hâkimiyetine girdi ve Kütahya’ya bağlı bir kaza haline getirildi.
XVII. yy. ortalarında buradan geçen Evliya Çelebi şehirde 24 mahalleye bölünmüş 3 600 ev bulunduğunu kaydeder.
Şehrin ortasında «kale içi» denilen dört köşeli yapıda, o zaman da bedesten ve dükkânlar bulunuyordu.
XIX. yy. sonlarında şehrin nüfusu 15-17 000 arasında tahmin ediliyordu (XX. yy. başlarında nüfusun 20 bini geçtiği söylenmektedir).
1883’te Denizli, Aydın vilâyeti içinde kurulan bir sancağa merkez oldu ve bu sancak da 1924’te vilâyet halini aldı.
Şehir demiryolu ağına 1891 yılında bir kolla bağlandı. Milli Mücadele sırasında (1920) yunan cephesi, Sarayköy kuzeyinde Büyük Menderes’e kadar uzandığı halde, Denizli düşman istilâsına uğramadı.