Hakkında Bilgi

Hakkında Bilgi,Ansiklopedik Bilgi

Coğrafya

Fildişi Sahili | Tarihi,Coğrafi Özellikleri | Coğrafya Bilgileri |

Fildişi Sahili Hakkında Ansiklopedik Bilgi,Üçüncü ve Dördüncü Zaman tortullarından oluşan dar bir kıyı şeridi dışında Fildişi Kıyısı toprakları, kuzeyi ve batısı billurlu, doğusu şistli bir Prekambriyen tabanından (Liberya kalkanı) oluşur. B

Fildişi Sahili Coğrafi Özellikleri

u jeoloji temelinden, yaylalarla ovaların birbirini izlediği bir masamsı engebe doğmuştur; bu arada, güneybatıda, Fildişi Kıyısı, Gine ve Liberya sınırlarının birleştiği noktada, Nimba dağı (1 752 m) yükselir.

Futa Calon’dan Fildişi Kıyısı’na kadar ilerleyen ve Nijerya su havzasıyla Atlas Okyanusu arasında ayrım çizgisini oluşturan bir dağ kıvrımının son doruğudur bu.

Sassandra ırmağıyla kollarının ve Marahue ırmağının düz, yatay parçalara keskin çizgilerle böldüğü yaylalar, ülkenin bütün kuzeybatısını kaplar.

Kuzeyin de bazı kesimlerinde yeniden ortaya çıkar; bu yaylalar güneye doğru çok gelişmiş, alçak (300-400 m) şevlerle sürüp gider; burada demirli örtülerden dolayı katı, masamsı engebeler egemendir. Güney ve Doğu kesimleri büyük bir ova oluşturur; her yanda alçak tepeler göze çarpar;

üstleri ormanın yeşil örtüsüyle kaplıdır. Kıyı, batıda dar bir ova şeridinden oluşur; yer yer denize doğru ilerleyen billurlu engebelerle kesilir.

Kayalık uzantılarla kumlu-killi uzantıların birbirini izlediği kıyının topografyasında bunun izleri açık seçik görülür; Fresco’nun doğusunda kıyı alçalır, denizle karışık bir kumsala dönüşür.

Sıcaklık kıyıda her zaman yüksektir (23j°C-31 °C), hava nemlidir (yılda 2 m yağış); güneydoğu musonlarının etkisi altında yıl dört mevsime bölünmüştür; kuzeye gidildikçe iki mevsim yayılarak bütün yılı kaplar (bir kurak kış mevsimi ve bir yağışlı yaz mevsimi); en düşük sıcaklıklar kışa raslar.

Ülkenin bütün güneyi üç katlı yoğun ormanlarla kaplıdır; ormanlar kuzeye doğru gidildikçe yavaş yavaş seyrelir; kurak mevsimde yapraklarını döken ağaçlar, yerlerini önce galeri ormanlarıyla kesilen savanaya, daha soma da otsu savanaya bırakır.

iklim ve bitki örtüsündeki bu değişiklikler iki büyük iktisadi bölgenin sınırlarını çizmiştir: Kuzey kesimi yiyecek sağlayan bitkilere ayrılmıştır, güneydeyse sömürge çağından kalma verimli ve büyük tarım işletmeleri görülür (Başkan Houphouet-Boigny, ülkesi bağımsızlığa kavuştuktan sonra bu işletme sistemini değiştirmek istemeyerek liberal bir siyaset gütmeye başladı; bunun sonucunda Fildişi Kıyısı bir bolluk ülkesi oldu ama, yabancılara bağımlılıktan tümüyle kurtulamadı).

Fildişi Sahili Tarihi

Yüzyıllar boyunca, Fildişi Kıyısı’nın tarihi, topraklarında yerleşen insan topluluklarına bağlı kaldı. İ.S. bininci yıldan başlayarak kuzeydoğudan gelen tarımcı halklar (Senufolar, Kulangolar) savanada yerleştiler; ama hiçbir zaman devlet kurmadılar.

Kısa bir süre sonra, sınıra, kuzeybatıdan gelen Danlar ve Guzolar yerleştiler; bunlar öbürlerine oranla daha uygar ve daha dövüşken topluluklardı. XIV.-XIX. yüzyıllar arasında bu iki yönden gelen birçok topluluk ormana ulaşıp dağıldılar.

Batıdan başlayarak, Malinke toplulukları, Senufoları savanadan kovarak ilk savaşçı devletleri kurdular ve siyasal denebilecek bir örgütlenmeyi başardılar. Aynı çağda güneydoğuya art arda göç dalgaları (Agniler, Brafeler, Abureler) geliyordu; bunlar XVII. yy’dan sonra istilaya dönüştü.

Topluluklar güçlü bir örgütlenmeyi başardılar ve çeşitli devletler kurdular. XVII. yy’da arasıra tüccarların uğradığı ülke, XVIII. yy’da büyük köle ticaretinin pazaryeri oldu; aynı dönemde kıyı boyunca birçok acente açıldı.

1815’ten sonra köle ticaretinin durdurulması daha sürekli ilişkilerin başlangıcı oldu.

Kıyı bölgesindeki toplulukların baş-kanlarıyla anlaşmalar yapıldı; kıyının bazı kesimleri himaye altına alındı (Büyük Bassam, Dabu).

1883’ten sonra Fransa üe İngiltere arasında toprak sınırlaması sorunu doğdu. Berlin Konferansından (1885) soma, ülkenin iç sınırları belirlendi.

Bu, Binger’in Nijer ile Fildişi Kıyısı arasındaki önemli keşiflerinin çağı oldu (1887-1889).

Yavaş yavaş kendi kimliğini bulan (Fildişi Kıyısı, 1893’te Fransız sömürgesi oldu; ilk valiliğini de Binger üstlendi.

Ülke 1946’da, Afrika Demokratik Birliği’nin ve başkanı Felix Houphouet-Boigny’nin etkisiyle özgürlük yolunu tuttu.

Bu tarihte Fildişi Kıyısı, Fransız Topluluğu (Union Française) topraklarına katıldı, mali ve yönetimsel özerkliği arttı, ikinci Bamako kongresi (1957), çerçeve yasayı tam bağımsızlığa ulaşma yolunda kullandı.

Ülke, bağımsızlığına Fransa ile çatışmaksızın kavuştu (8 Ağustos 1960), hattâ bir yıl sonra Fransa’yla işbirliği anlaşması imzalandı.

Afrika’nın fransızca konuşulan ülkelerinin en istikrarlılarından biri sayılan Fildişi Kıyısı, 1975’te, 1980’deve 1985’te tek cumhurbaşkanı adayı Felix Houphhouet-Boigny’yi yeniden bu göreve seçti.

1975’ten sonraki yıllarda siyasal düzenlemelerle ülke liberal bir çizgi izledi: Sözgelimi

1978’de belediyelerin yeniden örgütlenmesi (bu düzenlemeyle yirmi sekiz belediyede, yönetilenlerin seçtiği, yerel çıkarları savunacak sorumlu kişilerin görevlendirilmesi amaç alınıyordu).

Zenci Afrika’ya, S.S.C.B.Küba’nın sızmasından, özellikle de Angola ve Zaire’deki olaylardan kaygı duyan Fildişi Kıyısı cumhurbaşkanı komünizmin kıtada yayılmasını engellemek istediğinden, ırk ayrımına hoşgörülü davranan hükümetlere açıkça cephe aldı.

Batılıları birkaç kez Pretoria ve Salisbury’ye baskı yapmaya çağıran, ama bu arada aynı yöneticilerle diyalog kurulması gereği üstünde de duran, Houphouet Boigny, görüşmeleri dış siyasetine temel ilke olarak almış, Angola Halk Cumhuriyeti hükümetini resmen kabul etmiş ve Monrovia doruk toplantısında (Mart 1978) Gine’yle bir işbirliği anlaşması yapmıştır.

1960’tan bu yana yönetimi tek partiye dayanarak elinde tutan Başkan Boigny, 1990 sonlarında muhalefet partilerinin kurulmasına izin vermek zorunda kalmış, böylece 1990 Ekiminde yeniden başkanlığa seçilmeyi başarmıştır.

Ama 1991 Mayısında, gösteri yapan üniversite öğrencilerine karşı silahlı müdahalede bulunan askerleri cezalandırmaya yanaşmaması üstüne patlak veren sokak gösterilerinden soma, 1992 Martında muhalefetin önde gelen önderlerinin tutuklanması, siyasal ortamı önemli ölçüde gerginleşmiştir.

Nüfus

Tarih boyunca Fildişi Kıyısı’na yayılan çok sayıda etnik öbekten günümüzde geriye altmış kadarı kalmıştır; ama bunlar üç büyük bölgesel bütün çerçevesinde ele alınabilir.

8. enlemin kuzeyinde, köle ticaretinden pek etkilenmeyen, tarımcı halklar (kuzeybatıda Mandeler, ortada Senufolar, doğuda Lobiler). yaşar.

Bu çizginin güneybatısında, kendi içlerine kapalı küçük etnik öbekler (Kru-lar, Beteler, Yakobalar [Danlar], Gurolar) vardır.

Sömürgeciliğin etkisiyle çoğu, tarım işletmeleri düzenini benimsemişler, bazıları da kentlere

Göç etmişlerdir. Güneydoğudaki halklar, etnik bakımdan daha bağdaşıktır (Akanlar), ama tarım işletmeleri ve kentler Mali’den, Volta’dan ve Nijerya’dan çok sayıda göçmen çekmiş, hattâ bu arada Afrikalı olmayan (Avrupalı) birçok kişi de gelip yöreye yerleşmiştir.

Fildişi Kıyısı halkı, hızla çoğalan (yılda % 3,6; 1992) genç bir halktır; küçük bir sanayi ve ticaret etkinliği kesimiyle önemli bir kırsal kesim (etkin nüfusun % 90’ı) arasında bölünmüştür.

Bir yanıt yazın