İstakoz Nasıl Yakalanır,Nerede Yaşar | Balık Avı Teknikleri |
İstakoz Hakkında Bilgi,İstakoz Nasıl Yakalanır,İstakoz ‘un hareket etmesini sağlayan ve kendini düşmanlarına karşı koruyan sert ve kalın bir kabukla sarılıdır.
Istakoz Özellikleri
Birçok deniz hayvanları aksine denizden çıktıktan sonra karada uzun bir zaman yaşam mücadelesi verir.
Normal olarak 30 – 40 santim boyunda olur.
Daha büyükleri ve 3-4 kilo gelenleri de vardır.
Kahverengili boz kırmızı ve sert bir kabuğu olan İstakoz, yarısı vücut, yarısı kuyruk olmak üzere iki kısımdır.
Baş veya kafa diyebileceğimiz vücut kısmının ucu, sert ve iğne gibi sivri bir kemikle son bulur.
İstakozun ağzı burnunun hemen altındadır.
Ağzın iki tarafında ikişerden dört bıyık yer alır.
Hayvan kuvvetli kıskaçları ile tutup ağzına getirdiği yemleri bu bıyıklar vasıtasıyla rahatça ağzına sokar.
Yanakları hizasındaki sert çıkıntılarda yer alan iki uzun boynuz kamçı gibi içeriye doğru uzanır.
Hayvan bunları hem radar gibi kullanır, hem de geceleri engel ve tehlikeleri haber alır.
İstirahat zamanı bu iki organı geriye çevirdiği zaman boyları kuyruğunu bulur.
Burnunun üst kısmında birbirine yakın gözleri yuvalarından çıkıkçadır.
Başın geri kısmında sağlı sollu beşerden on ayak sıralanmıştır.
Ayaklardan ilk ikisi çok gelişmiş ve uçları birer büyük kıskaç halini almıştır.
Çok sert bir dokudan oluşan bu kıskaçlardan sağdaki, soldakine nazaran ince uzun, soldaki ise kalın ve küt bir şekildedir.
Çok kuvvetli olan bu kıskaçlar bir sıkışta insanın parmağını koparabilir.
Geri kalan dörderden sekiz ayağından sıra ile dördünün uçları çatallı, diğer dördünün uçları sivri birer tırnakla biter.
Bütün ayakların üstleri ince ve sert kıllarla örtülüdür.
İstakozun kuyruk kısmı hayvanın yarısı kadardır, üzerinde organ yoktur.
Kuyruk kısmı altı boğumludur.
En ucunda yelpaze gibi açılan beş yaprak vardır.
Asıl kuyruk da budur.
Yaprakların uçları yumuşak ve saçaklıdır.
Bu kuyruk hayvana yön vermekten başka geri gitmesini sağlar.
Zaten İstakoz yüzmez, yürür.
Istakoz Nerede Yaşar
İstakoz daha ziyade kayalık yerlerde bulunur.
Yazın sığ kayalıklara yaklaşır.
Kışın derin sulara çekilir.
Uzatma denilen fanyalı ağlarla ve İstakoz sepetleriyle yakalanır.
Kalkan için bırakılan kalkan ağlarında da yakalandığı olur.
Geceleri ışıkla, gündüzleri ciğerle yakalanırsa da bu yakalamalar biraz rastgeledir.
En makbul İstakoz, sepetle yakalananlardır.
Sepet bahsinde şekil ve büyüklükleri belirtilen İstakoz sepetleri yemlendikten sonra denize bırakılır.
Belirli bir zaman sonra denizden çekilerek yakalanan İstakozlar alınır ve sepetler tekrar yemlenerek denize bırakılır.
İstakoz sepetleri kuru iken katiyen denize bırakılmaz.
Zira kuru sepet denizde suyu çektikçe bir çıtırtı yapar.
İstakoz korkar ve sepete girmez.
Bulunduğu yerin de rengini alan ve genellikle açık kahverengi kabuğu olan stakoz haşlandığı zaman çok tatlı kırmızı bir renk alır.
İstakozlar yemlerini geceleri ararlar.
Mehtaplı aydınlık gecelerde avlarını kolaylıkla bulduklarından dolgunlaşır, karanlık, mehtapsız gecelerde yem bulamayınca boş, yani zayıf olurlar.
İstakozlar yavru İken senede bir defa kabuk değiştirirler.
Kendileri için en tehlikeli zamanlar bu değişim zamanlarıdır.
Düşmanları, hatta kendi cinsleri tarafından, savunmadan yoksun bu zamanlarda hücuma uğrarlar.
Bu konuda anlatılan hikaye enteresandır: Yılan balıkları İstakozların bulundukları çevrede uzun zaman sabırla bekler onlarla adeta arkadaşlık eder, kabuk değiştiği zaman onu rahatça yutarmış.
Dışarıdan İstakoz alırken canlı olmasına veya bayat olmamasına dikkat etmelidir.
Bayat İstakoz insanı zehirleyebilir.
İstakozun en güzel yenecek zamanı mayıs ve temmuz ayları arasındaki zamandır.