Hakkında Bilgi

Hakkında Bilgi,Ansiklopedik Bilgi

Kültür-Sanat

Kına Gecesi Nedir,Tarihi | Ansiklopedik Bilgi |

Kına Gecesi Nedir,Kına gecesinin yapılacağı gün erken bir saatte erkek evinin çatısına bayrak asılır.

Bayrak özel olarak seçilen bayraktar tarafından kalabalık grubun da eşliğiyle eğlencelerle toplu olarak asılır.

Kına Gecesinin Tarihi

Bazı yerlerde bu eğlence sırasında “bayrak ekmeği” denilen yemek orada bulunanlara ikram edilir. Bayrağın asılması düğünün başladığının resmen ilan edilmesi demektir.

Kına gecesinin olduğu gün ya da birkaç gün öncesinde gelinin çeyizleri kız evinden alınır oğlan evine getirilerek gelinin odası hazırlanır.

Gelinin çeyizleri bazen düğünden birkaç gün önce kız evinde bazen de düğün ve sonrasında oğlan evinde sergilenerek misafirlere gösterilir.

Çeyiz kız evinden alınırken bir kişinin sandığın üstüne oturarak bahşiş istemesi oldukça yaygın olarak [coverattach=2]rastlanan geleneklerdendir.

Kına gecesinin olduğu gün aynı zamanda günün erken bir saatinde erkek tarafından bir grup kadın o gece yakılacak kınayı gelinin giysilerini ve misafirlere ikram edilecek yiyecekleri eğlencelerle kız evine götürürler.

Kına gecesinde kız evinde toplanan kadınlar bir süre eğlendikten sonra açıklı türküler söyleyerek gelini ağlatmaya çalışırlar.

Daha önceden suyla yoğrulan kına bir tepsi içerisinde etrafına mumlar dizili şekilde ortaya getirilir.

Bazı yerlerde önce geline kına yakıldıktan sonra misafirlere de kına dağıtılır; bazı yerlerde de o sırada orada bulunanlara kına dağıtıldıktan sonra herkes gittikten sonra geline kına yakılır.

İsteğe bağlı olarak gelinin ellerine ayaklarına ve saçına da kına yakıldığı olur.

Genellikle kınanın yoğrulması dağıtımı ve geline kına yakılması işlerinde “başı bütün” olarak adlandırılan mutlu evlilik sürdüren bir kadının görevlendirilmesine dikkat edilir.

Gelinin bir eline kadın bir eline de genç kız kınayı koyar.

Kına yakılmadan önce gelinin avuç içine bozuk para ya da altın konur.

Kına gecesinin ertesi günü hem gelin alma günü hem de esas düğün günüdür. Her iki tarafta da konuklara yemek ikram edilir genellikle davul-zurna eşliğinde eğlenceler yapılır.

Gelin alma günü erken saatlerde oğlan evinde damat tıraşı güvey giydirme gibi adlar alan törenler yapılır.

Kız evinde de gelinin hazırlanması söz konusudur.

Bunun için köylerde her zaman bütün düğünlerde görev alan genellikle düğün yemeğini de hazırlayan aşçı kadınlar görevlendirilir.

O gün oğlan tarafından konuklar toplanarak kız evine gelin almaya gelirler.

Gelin evden çıkarken erkek kardeşi ya da amcası tarafından beline gayret kemeri de denen kırmızı kuşak bağlanır.

Gelin ailesiyle vedalaştıktan sonra hayır dualarla bazen ilahilerle bazen de davul-zurna eşliğinde eğlencelerle evden çıkarılır. Gelin evden ayrılırken geride kalan bekar arkadaşları da evlenebilsin diye birtakım şeyler yapar.

Örneğin henüz bitmemiş bir çorabı sökerek evden çıkar ki diğer kızlar da çorap söküğü gibi evlenebilsinler… Gelin baba evinden çıkarken olsun oğlan evinin kapısından girerken olsun evliliğin yolunda gitmesi çiftin mutlu olmasını sağlamak için birtakım dinsel-büyüsel işlemler yapılmaktadır.

Örneğin gelin evden çıkarken arkasından ayna tutularak aydınlık bir hayatının olması isteği ifade edilir.

Aynı şekilde oğlan evinin kapısından girerken kapının eşiğine ve tavanına yağ bal gibi şeyler sürdürülerek gelinin yeni evindeki kişilerle iyi geçinmesi sağlanmaya çalışılır.

Gelinin başından şeker bozuk para kuruyemiş gibi şeyler atılarak bolluk-bereket getirmesi dileği ifade edilir.

Düğün olduğu akşam erkek tarafında kalmış az sayıda misafire yemek verilir ve gelinle damadın imam nikahı kıyılır.

Önceleri resmi nikah düğünden sonra herhangi bir tarihte yapılabilirken son zamanlarda düğün öncesinde resmi nikahın mutlaka yapılmış olmasına özen gösterilmektedir.

Genellikle düğün alışverişi için taraflar bira araya geldiklerinde resmi nikah da yapılmaktadır.

İmam nikahı kıyılıp dualar okunduktan sonra gelinle damat kendi odalarında bir araya gelirler.

Bu sırada gelinle damadın uyumlu bir biçimde birlikte olabilmelerini sağlamak amacıyla da birtakım dinsel büyüsel işlemlere başvurulur.

Örneğin odanın kapısına bir bıçak saplamak kapı önünde bir kilidi açmak vb.

Bunun dışında orada bulunan kişilerin ellerini ve kollarını bağlamamaları istenir.

Daha önceden kız tarafından o gece yenmek üzere özel olarak hazırlanmış ve gelinin sandığına konmuş olan yiyecekler ve başka şeylerin de bulunduğu yemek tepsisi odaya bırakılır.

Bazı yerlerde tepsiye tek kaşık tek çatal tek bardak konarak gelinle damadın bunları ortaklaşa kullanmaları sağlanır.

Böylece birbirlerine daha çabuk ısınacaklarına inanılır.

Bu aşamada gelinin masum ve temiz olduğunun simgesi olan çarşafa bakma adeti gündeme gelir.

Düğünde görevli olan yenge ya da aşçı kadın tarafından gelinin durumu öğrenilerek ailelere bildirilir.

Bazen de gelinin bakire çıkmaması durumunda baba evine gönderilmesi söz konusudur.

Düğünün ertesi günü duvak günü yüz açımı baş bağlama gibi adlar altında birtakım eğlenceler düzenlenir.

Bu eğlence daha sade bir biçimde yalnız kadınlar arasında yapılır.

Önceleri duvak günü eğlenceleri sırasında gelin çeşmeye götürülerek su getirmesi sağlanırmış.

Gelin hamur yoğurup börekler yaparmış.

Böylece eve bolluk bereket gelir inancı varmış.

Ancak bunlar artık unutulmuş geleneklerdir.

Duvak günü eğlenceleri de pek çok yerde yapılmamaktadır.

Bir yanıt yazın