Kumarbi Efsanesi Nedir,Özeti | Tarih Bilgileri |
Kumarbi Efsanesi – Özeti, Kumarbi Efsanesi Nedir, Ullikummi Efsanesi,Kumarbi Efsanesi Nedir Hurri kaynaklı hitit efsanesi.
Başlıca üç şiirden meydana gelir.
Birincisinde, gök krallığı için baba-oğul tanrılar arasında yapılan mücadele anlatılır.
Kumarbi Efsanesi Özeti
Gök krallığının ilk sahibi Alalu’ya karşı oğlu Anu ayaklanarak krallığı eline geçirir.
Fakat krallığının dokuzuncu yılında Anu’ya karşı da oğlu Kumarbi isyan eder.
Meydana gelen mücadelede Kumarbi babasının erkeklik uzvunu ısırır.
O zaman Anu, oğluna «Şimdi felâketi yuttun.
Seni üç korkunç tanrıya gebe bıraktım» diyerek yere tükürür.
Bunun üzerine yer gebe kalır ve fırtına tanrısı ile Aranzah (bugün Dicle) nehri ve Taşmişu adlı tanrısal mahlûk dünyaya gelir.
Ullikummi Efsanesi
İkinci şiir, Ullikummi şiiridir.
Burada dünya krallığını eline geçiren Kumarbi, Kummiya (Kutmukhi) şehri kralı olan oğlu, fırtına tanrısına karşı mücadele etmek için denizle anlaşarak Ullikummi adlı diyorit taşından bir dağ yaratır.
Bu yaratık hızla büyür; denizin derinlikleri onun ancak beline kadar gelebilir.
Bu taş çocuk, üzerinde yeri, göğü ve denizi taşıyan Upelluri’nin sağ omuzuna dikilir.
Bu durum karşısında, fırtına tanrısı diğer tanrıların yardımını ister.
Nihayet akıl tanrısı Ea. bakırdan bir âletle Ullikummi’nin ayaklarını keser ve onu büyüler Sonuçta fırtına tanrısı galip gelir.
Kırık parçalar halinde ele geçen üçüncü şiirse, Tufan kahramanı Nuh’u Gılgamış ile birlikte gösterir.
Bu efsanedeki tanrılardan Alalu’nun en eski sümer tanrılarından biri, Anu’nun da sümer gök tanrısı olduğu bilinmektedir.
Bunların dışındaki tanrı ve yer adlarının ve özellikle Kumarbi’nin hurrice, Kumarbi efsanesinin de hurri kaynaklı olduğu kesindir.
Diğer taraftan, gök krallığı için baba-oğul tanrılar arasındaki mücadele Hesiodos’un Theogonia’sında anlatılan «Yaratılış destanı»na da çok benzemektedir.
Ullikummi şiiri Yunanlıların Typhon efsanesiyle karşılaştırılmaktadır.
Ullikummi gibi Typhon da Yer’in (Gaia) oğludur ve Typhon’un doğum yeri de hurri kültürünün beşiği olarak kabul edilen Kilikya’dır.
Bu suretle Hititler ve Hurriler vasıtasıyla Anadolu’ya getirilen Mezopotamya kaynaklı edebî motiflerin Fenikeliler aracılığıyla Yunanlılara da geçtiği anlaşılmaktadır.