Mehmed Abid Efendi Kimdir | Biyografi,Tarih |
Mehmed Abid Efendi,Abdülhamid II’nin en küçük oğlu (İstanbul 1904-?).
Mehmed Abid Efendi Hayatı
Babasının tahttan indirilmesi üzerine (1909), Selânik’e gönderildi.
1913 yılına kadar, Alatini köşkünde kaldı.

Balkan harbi sırasında, yine babası ile İstanbul’a geldi; Mütareke yıllarında Harbiye’ye devam etti.
Osmanlı hanedanının Türkiye’yi terk edişi sırasında, annesi ile Fransa’ya gitti.
Paris’te hukuk öğrenimi yaptı.
Arnavutluk kralı Ahmed Zogo’nun kız kardeşiyle evlendi.
Zogo’nun krallıktan uzaklaştırılmasına kadar, Arnavutluk’un Paris maslahatgüzarlığını yaptı.
Türkistan’da bağımsız bir Türk devleti kurma macerasına kapıldı.
Şadiye Osmanoğlu, 1966’da “Hayatımın Acı ve Tatlı Günleri” isimli hatıratında şöyle anlatır:
“Babamın devamlı olarak hizmetini gören iki haremi vardı.
Biri Müşfika, diğeri Fatma hanım idi.
Günün yarısını biriyle, diğer yarısını ötekiyle geçirirdi, fakat en küçük kardeşimin annesi (Saliha) Naciye Hanım’a babam ayrı bir alaka gösterirdi.
Kendi odası içindeki küçük bir merdivenle, onun odasına geçerdi.
Naciye hanım güzel değildi, fakat temiz, yüksek ahlak sahibi ve akıllı bir kadındı.
Babam onu bu meziyetlerinden dolayı çok severdi.” (sayfa 25)
“Alatini köşkünde, bir sabah vakti en küçük kardeşimin annesi Saliha (Naciye) hanımefendi ve ben, babamla birlikte oturuyorduk.
Evvelce de babamın hayranlığını en ziyade üzerine çekmiş bulunan, ahlakının yüksekliği, akıl ve muhakeme kabiliyetinin kuvveti ve inceliği hepimizce bilinen bu muhterem hanım hakkında babam bana hitaben şu sözleri söylemiştir: “Kızım bu kadını görüyor musun? Ben bunca senelik hayatımda çok kadınlar gördüm.
Fakat bunun gibisini görmedim.
Hem ahlakı, hem kadınlığı itibariyle kadınların müstesnasıdır.” demişti.
Ben de “en ziyade sevdiğim validelerimdendir” demiştim.
Babam: “Sizi birbirinize sevdiren ahlaklarınızdaki benzeyiştir” buyurmuştu.
Babamın bu nasihatına daima kıymet verdim.
Ruhunu şad etmek için Saliha hanımefendiye bağlandım ve onu da ölümüne kadar annem gibi sevdim.