Osmanlıda Konaklar,Konak Kültürü | Osmanlı Tarihi |
Osmanlıda Konaklar,geleneksel osmanlı aile yapısının ortaya çıkardığı mesken tiplerindendir. Konağın evden farkı, çok odalı, büyük ve süslü olmasıdır.
Osmanlıda Konak Kültürü
Konağın harem ve selamlık denilen, kadın ve erkeklere mahsus iki bölümü bulunurdu.
Bu bölümler genellikle, duvarla ayrılır ve bir kapıyla birbirlerine bağlanır.
Bazılarında kapı yerine «dönme dolap» denilen ve duvar içine yerleştirilmiş, bir çeşit döner kapı bulunurdu.
Bunlar bir tarafı açık, dikine duran içi boş silindir biçimindeydi; bir eksen etrafında dönerek, harem kısmından selamlık kısmına, kadınlarla bazı eşyaların, görünmeden geçirilmesini sağlardı.
Bazı konaklarda harem ve selamlık arasında, duvarlarında çeşitli dolapların bulunduğu, mermer döşeli holler vardı.
Harem ve selamlığın dışarıya açılan kapıları ayrıydı.
Konaklar genellikle şehir içi binaları olduğu için, büyük bahçelerden çok, taş veya basılmış toprak döşeli avlularla çevriliydi.
Selamlık genellikle konağın en gösterişli kısmıydı; avlusu, çoğunlukla havuzlu bir bahçe etrafında düzenlenirdi.
Konaklarda büyük ve kalabalık ailelerin yanında çalışan çok sayıda uşak ve hizmetçi de, kendilerine ayrılan odalarda veya esas binadan ayrı olarak bu amaçla yapılmış binalarda otururlardı.
Konaklarda genellikle erkek ahçı kullanıldığı için mutfak da selamlık avlusunun bir tarafında ve binadan ayrı olarak yapılırdı.
Mutfaklar çok sayıda konuğa yemek pişirilebilecek ölçüde olurdu.
Birçoklarında hazırlama, pişirme ve bulaşık için ayrı bölümler vardı ve bütün konaklarda kâgir olarak yapılırdı.
Bahçede ve mutfağın yanında, yangın mahzeni, su haznesi, ahır, arabalık gibi yapılar bulunurdu.
Her konağın, bir de özel hamamı vardı.
Bu hamamlar, konağa bitişikti ve haremlik kısmının birinci katından bir kapı ile geçilirdi.
Konaklar genellikle iki üç katlı binalardı.
Bazılarında, hizmetkar kadınlar için çatı katları davardı.
Zemin katta günlük yaşama ve hizmet odaları, üst katta da yatak odaları yer alırdı.
Konaklar, genellikle ahşap ve bazen alt katları kâgir olarak yapılırdı.
Ahşap konakların büyük bir kısmı (özellikle istanbul’dakiler) çeşitli yangınlarda yandı.
Bursa, Konya ve diğer önemli anadolu şehirlerinde, bugün de ayakta kalmış konaklar bulunur.
Bunlar arasında Edirne’deki Vezir konağı, Vezirköprü’deki Köprülü konağı ve İstanbul’da (Beşiktaş) Taşkonak önemli yapılardır.
Ayrıca, Birgi’de, Kula’da, Ordu v.b. yerlerde bugün sağlam olarak duran ünlü derebeyi konakları vardır.