Hakkında Bilgi

Hakkında Bilgi,Ansiklopedik Bilgi

BiyografiTarih

Şah Cihan Kimdir,Hayatı | Biyografi,Tarih |

Şah Cihan Kimdir ,Hindistan’da kurulmuş olan Gurkanlı devleti hükümdarı (1592-1666).

Cihangir’in oğlu.

Asıl adı Hürrem’dir.

Ercümend Banu (Mümtaz Mahal) ile evlendi.

1616’da Marataların karışıklıklar çıkardıkları Dekkan’da görevlendirildi.

Bir yıl içinde Dekkan’da barışı sağladı.

Bu başarıları yüzünden Cihangir, kendisine «Şah Cihan» unvanını verdi.

1620’de ikinci Dekkan seferine çıktı.

Bu sefer sırasında ağabeyi Hüsrev’i öldürttü.

1622’de Iran safevi hükümdarı Şah Abbas, Kandehar üstüne yürüyünce, Cihangir, oğlu Şah Cihan’ı Dekkan’dan geri çağırdı; fakat Şah Cihan, bazı şartlar ileri sürerek babasının çağrısına hemen uymadı.

Bunun üzerine babasıyla arası açıldı ve isyan etti.

Dört yıl süren mücadelelerde devamlı olarak yenilen Şah Cihan, babasından af dilemek zorunda kaldı ve bazı şartlarla affedildi.

Cihangir 1627’de ölünce Şah Cihan ile Şehriyar adında kardeşi kaldı.

Babasının ölümü sırasında Şah Cihan, merkezden uzakta bulunuyordu.

Adamlarından Asaf Han, Şehriyar’ı ortadan kaldırınca Şah Cihan, gurkanlı tahtına çıktı.

1628’de Özbek hükümdarı İmam Kulu, Cihangir’in ölümü ve taht mücadelesinden yararlanarak, kardeşi Nezir Muhammed’i Kâbil üstüne gönderdi.

Muhammed, Hindukuş geçitlerini aşarak Kâbil’i kuşattı, fakat büyük bir gurkanlı ordusunun yaklaşması üzerine geri çekildi.

Şah Cihan, bundan sonra batı komşularıyla barış içinde yaşama siyasetini izledi; böylece içerdeki ayaklanmaları bastırmak ve Hindistan işleriyle uğraşmak imkanını kazandı.

1629’da isyan eden Bundelkent racasını ve Afgan beylerinden Han Cihan Ludi’yi ortadan kaldırdı.

Bundan sonra Gurkanlı devletinin aleyhinde harekete geçen Nizamşahlar devletiyle mücadeleye girişti.

1630’da gurkanlı orduları, Devletâbad’ı kuşattı; fakat ülkede hüküm süren kıtlık yüzünden kuşatmaya devam edilemedi.

Şah Cihan’ın gittikçe güçlenmesi, Adilşahlar ve Kutubşahları, Nizamşahlar ile birleşmeye zorladı.

Buna rağmen, 1631’de önemli bir kale olan Darur’u ele geçiren Şah Cihan’ın ordusu, üç koldan Nizamşahlar ülkesine girdi; Nizamşahlar devleti Şah Cihan’ın hakimiyetini tanımak zorunda kaldı.

Bundan sonra Şah Cihan, Asaf Han kumandasındaki bir orduyu Adilşahlar’a karşı gönderdi.

Asaf Han, Bicapur’u kuşatmasına rağmen kıtlık yüzünden bir başarı kazanamadan geri döndü.

1632’de Nizamşahlar, tekrar Gurkanlılara karşı harekete geçtiler.

Bunun üzerine Şah Cihan başkumandan Mehabet Hanı Nizamşahlarm başkenti Devletabad’a gönderdi.

Mehabet Han, Uç aylık bir kuşatmadan sonra bu şehri ele geçirdi ve Nizamşahlar devletim ortadan kaldırdı (1633).

Hindistan’ın en kuvvetli devleti Gurkanlılar oldu.

Daha sonra Adilşahlar ve Kutupşahlar da Şah Cihan’m hakimiyetini tanıdılar.

Şah Cihan, Hindistan’ın yerli devletleriyle mücadeleye girişti.

1632’de Bengal’in bazı kıyı şehirlerini ele geçiren Portekizlileri yendi.

1637’de Tibet’e karşı başarılı bir sefer yapılarak, bu bölge de haraca bağlandı.

Şah Cihan 1636’da osmanlı padişahı Murad IV’e bir elçi heyeti göndererek, İran’a karşı bir ittifak yapmak istedi.

Osmanlı -İran savaşlarından yararlanarak İranlılann elinde olan Kandehar’ı geri almak için harekete geçti.

1638’de Gurkanlı ordusu Kandehar’a girdi.

Osmanlılar ile Kasrışirin antlaşması imzalanmca, Kandehar’ı geri almak için büyük bir İran ordusu Gurkanlılar üstüne yürüdü.

Şah Cihan da oğlu Daraşukuk kumandasında bir ordu gönderdi; fakat bu sırada Şah Safi’nin ölümü, çatışmayı önledi.

Kandehar’ın geri alınmasından sonra Şah Cihan, Maveraünnehir’i ve Timur’un başşehri Semerkand’ı ele geçirmek için harekete geçti.

Bu sırada Özbek hükümdarı ihtiyar İmam Kulu tahttan ayrılmış ve yerine Nezir Muhammed geçmişti.

1645’te Şah Cihan’ın ordusu, oğlu Muradbahş kumandasında kuzeye doğru hareket etti.

1646 İlkbaharında Hindukuş geçitlerini aşan gurkanlı ordusu, Bedahşan bölgesini aldı.

Nezir Muhammed Gurkanlılara karşı bir başarı sağlayamadı.

Belh, Muradbahş’ın eline geçti.

Düzenli birliklerle gurkanlı ordusuna karşı dayanamayacaklarını anlayan özbekler, başladıkları çete savaşlarında başarı kazanınca iki devlet arasında barış yapıldı.

Belh ve Bedahşan tekrar özbeklere bırakıldı.

Şah Cihan’ın Özbeklerle yaptığı savaşlarda yıprandığını anlayan İran hükümdarı Şah Abbas II, 1648’de Kandehar’ı aldı.

Şah Cihan, Kandehar’ı geri almak için üç sefer yaptıysa da başarı sağlayamadı.

Bu başarısızlıklar Hindistan’da Gurkanlı devletinin otoritesini sarstı.

Adilşahlar ve Kutulşahlar, Gurkanlılara karşı harekete geçtiler.

Şah Cihan, Dekkan işlerini düzeltmek için oğlu Evrengzib’i görevlendirdi.

Evrengzib, Dekkan’da gurkanlı hakimiyetini tekrar kurduktan sonra, Kutubşahlar üstüne yürüdü; onların merkezi olan Haydarabad’ı aldı (1656).

Bu başarı üzerine Kutubşahlar barışa razı oldular.

Evrengzib, harekâtına devam ederek Adilşahlan da tekrar kendisine bağladı.

Şah Cihan’ın Darasükûh, Şuca, Evrengzib ve Muradbahş adlarında dört oğlu vardı.

Bunlar babalarından sonra hükümdar olmak için çalışıyorlardı.

1657’de Şah Cihan hastalanınca oğulları arasındaki rekabet ortaya çıktı.

Dara Şukuh, veliaht tayin edilmesine rağmen halk ve devlet ilerigelenleri tarafından sevilmiyordu.

Şehzadeler arasındaki mücadele Evrengzib’in tahtı ele geçirmesiyle sonuçlandı (1658).

Evrengzib tahta geçtikten sonra babasını Ağra sarayında tutukladı.

Şah Cihan, ölümüne kadar burada yaşadı.

Bir yanıt yazın