Hakkında Bilgi

Hakkında Bilgi,Ansiklopedik Bilgi

Tarih

Urartular,Devleti,Dönemi,Dini,Dili,Yazısı | Tarih Bilgileri |

Urartular Van Gölü‘nü merkez alan Demir Çağı krallığı.

Bu, İncil’deki Ağrı Krallığı’na karşılık gelir.

Urartular Dönemi 

UrartularBu bölgeye Asurlular Nalri ülkeleri adını vermişlerdi.

Yine bazı Asur kaynaklarında Uruatri adı da geçer.

Genellikle M. ö. IX. yy.ın başından itibaren Uruatri adından söz edilir.

Bu krallıkların bir devlet halinde birleştiği anlaşılıyor.

Urartu Devleti

M. ö. 900 yıllarında kurulan bu devletin başşehri, Van (Tuşpa) şehriydi.

Urartu devleti en parlak devrinde (M. ö. IX. yy.ın ortaları) doğuda Hazar denizinden batıda Malatya’ya kadar; kuzeyde Gökse gölü, Erzurum ve Erzincan’dan, güneyde Musul ve Halep’e kadar uzanıyordu.

Bu dönemde Asurlular, Urartuların bağımsızlığını kabul etmek zorunda kaldılar.

Urartular
Urartular Van Gölü’nü merkez alan Demir Çağı krallığı. Bu, İncil’deki Ağrı Krallığı’na karşılık gelir.

Urartular, Asurluların Akdeniz ile olan bağlantısını kesmek ve onu çembere almak için Halep’e kadar olan topraklan hâkimiyetlerine aldılar.

Bundan sonra Urartular siyasi ve kültürel alanda yükselerek 200 yıl Yakındoğu’nun en büyük devletlerinden ilin oldu.

M. ö. VIII. yy.ın ikinci yarısından sonra dağlık bölgedeki sınırlarına çekilen Urartular, özellikle Kafkaslar üzerinden gelen kimmer akınlarıyla sarsıldılar.

M. ö. VIII. yy.ın ortalarında İskit istilâsına uğradılar.

Çavuştepe kazılarında bulunan ok uçları, tipik İskit koşum eşyası ve urartu yerleşmeleri Üzerinde İskit yerleşmesini gösteren buluntular bunu doğrular.

Asur devletinin M. ö. 612’de ortadan kalkmasından sonra, Medlerin Anadoluyu istilâsı sırasında urartu şehirleri tahrip edildi.

M. ö. 600 yıllarında Urartu devleti sona erdi.

Urartular1Bugüne kadar gelen kitabelerden, Urartu krallarının, başşehir Tuşpa v.d. yerlerde kaleler, saraylar, tapmak ve kanallar yaptırdıkları öğrenildi.

Urartu bölgesinde otuzdan fazla kale harabesi tespit edildi.

Kazılarda ortaya çıkanlan eserler, urartu mimarisinin eriştiği yüksek seviyeyi gösterir.

Urartulann yaptıkları su tesisleri de ilgi çekicidir (80 km uzaklıktan Van’a su getirten kral Menua’nın yaptırdığı Menua veya Şamranaltı kanalı, Keşiş gölü barajı gibi).

Taş, kemik ve seramik eserler, sanat ve teknik bakımından üstündür.

Urartular, madeni işlemeler ve sanat eserlerinde de ustaydılar.

Kulplarında insan veya hayvan figürleri bulunan bronz kazan ve şamdanlar, kabartmalı kalkan ve miğferler, oktanlıklar v.d. gümüş altın eşya, Urartuların bu alanda da değerli eserler verdiklerini gösterir.

Urartular

Urartular’da Din ve İnanış

Urartu dininde biıçok tanrı vardır.

Bunların başında Haldi, Teişeba ve Şivini gelir.

En büyük tanrı,savaş ve devlet tanrısı Haldi’dir. Urartu dininde, ele geçirilen şehirlerin ve ülkelerin tanrıları da yer alır.

Urartu Dili ve Yazısı

Urartu dili, genel olarak ön asya dilleri grubuna konur.

Sabit köklere değişik ekler getirlerek kelime yapılması bakımından Urartu, ural-altay dilleriyle benzerlik gösterir.

Ayrıca hurri ve urartu dilinin ortak bir kökten geldiği bazı bilim adamları tarafından ileri sürülür.

Urartular, çivi ve hiyeroglif olmak üzere iki türlü yazı kullandılar.

Çivi yazısını Asurlardan aldılar ve bunu değiştirerek sadeleştirdiler. Kitabelerden bazıları urartu ve Asur çivi yazısıyla yazılmıştır.

Çivi yazılı kitabeler daha çok taş anıtlar üzerinde yer alır.

Bunlar, kral yıllıkları, askerî harekât ve fetihlerden söz eden belgeler, adaklar, yapılar ve su tesisleriyle ilgili kitabelerdir.

Taş anıtlar dışında kalkan, miğfer, bronz kaplar gibi madeni eşya; büyük küpler v.d. seramik eşya ile birkaç kil tablette çivi yazısıyla yazılmış kitabeler bulundu.

Hiyeroglif yazısı, yönetim ve hesap işleriyle dini konularda kullanıldı.

Bu yazı, malzemenin azlığından dolayı henüz yeterli derecede incelenemedi.

Bazı bilim adamları (M. Riemschneider, T. Beran), Urartuların bu yazıyı girit veya hitit hiyeroglif yazısından aldıklarını, bazıları da (Von Schuler) bu hiyeroglif sistemini Urartuların bulduğunu ileri sUrer.

Arkeoloji

Urartu bölgesindeki arkeolojik araştırmalar, Ingilizlerin 1879-1880 yıllarında Van-Toprakkale’de yaptıkları kazıyla başlar.

Bundan sonra bölgede çeşitli zamanlarda Almanlar, Ruslar ve Amerikalılar çalıştı.

Ruslar ayrıca 1893’ten beri Transkafkasya ve 1930’dan beri de Ermenistanında çalışmalar yaparak, özellikle Karmir Blur kazısıyla önemli sonuçlar elde ettiler.

1938’de demiryolu yapımı sırasında Erzincan yakınlarında Altıntepe’de bulunan çok değerli urartu eserleri Ankara müzesine getirildikten sonra türk bilim adamları da bu alanda çalışmaya başladı.

Bugün Türkiye’deki urartu araştırmaları yalnız türk arkeologlar tarafından yapılır.

Bir yanıt yazın