Hakkında Bilgi

Hakkında Bilgi,Ansiklopedik Bilgi

Tarih

Zile Ayaklanması | Kurtuluş Savaşı Tarihi |

Zile Ayaklanması ilgili bilgiler,Tokat ve Zile dolaylarında ortaya çıkan ayaklanma (27 Mayıs-13 Haziran 1920).

Sivas Kongresi’nde alınan kararlar arasında ve iç Anadolu’da yönetim örgütlerinin İstanbul hükümeti ile olan bağlantılarını keserek Heyet-i Temsili-ye’ye katılmaları yönünde bir kararın da olması idi.

Bu nedenle İstanbul hükümeti güç durumlarda kalmıştı.

Bunun için İstanbul halkı cahil halkı ayaklandırıyor, Kuva-yı Milliye’ye karşı gelmeleri için çağrıda bulunuyordu.

Bu hareketler Kuva-yı Milliyecileri çok yormuştu.

Bu ayaklanmalar, büyük fedakarlıklarla bastırılmıştı. Zile’deki ayaklanma bunlardan birisidir.

1920 yılının Mayıs sonlarında

Yıldızeli, Sulusaray olaylarından cesaret alan Zile avukatlarından Ali, görevinden çıkarılmış, eski bucak müdürü Naci, eski mal müdürünün oğlu İhsan, 30 kadar atlı asi toplayarak Zile çevresinde tehdit edici konuşmalar yaparak dolaşmaya başladılar.

Bu olay haber alınınca, bir piyade taburu, iki dağ topu, 130 er kuvvetindeki Çorum birliği, Süvari Binbaşı Hilmi komutasında ve bazı ileri gelenlerle birlikte, 3 Haziran 1920 günü Zile’ye gönderildi.

Postacı Nazım ve arkadaşları, padişahla görüşmek için aralarından seçtikleri üç kişiyi,İstanbul’a göndereceklerini, Ankara’daki hükümete haber verdiler.

Bunlar bu şekildeki davranışlarına hız verdiler.

Sonunda 5/6 Haziran 1920’de 150 kadar atlı ve 200 kadar piyade olmak üzere bir kuvvet oluşturdular ve bir bölüm halkın katılmasıyla Zile’yi kuşattılar.

6/7 Haziran 1920 günü Zile’ye girdiler.

Zile’ye de henüz yeni gelmiş olan Binbaşı Hilmi birlikleri, asilerle kısa bir çarpışma yaptıktan sonra Zile kalesine çekilmeyi uygun buldu.

Tokat’ta V.Tümen’in bazı kuvvetleri bulunuyordu.

Bu kuvvetlerin Zile’ye gönderilmesi emredildi.

Evlerin Yağma Edilmesi

V. Tümen, iki piyade taburu ve bir süvari bölüğü ve bir dağ topu olduğu halde (hepsi 200 kişi), Tokat’tan hareketle 7 Haziran 1920 günü Ziie’nin 15 km. doğusundaki Bağlarpınarı köyüne geldiler.

Asilerin de 350 kişi kadar oldukları biliniyordu.

V. Tümen Komutanı Yarbay Cemil Cahit (Toydemir), vaktin geç olması nedeniyle birliği Bağlarpınarı köyünün doğu sırtlarına emniyet önlemi alarak yerleştirdi.

Geceyi orada geçiren birlik, şafakla birlikte Yarbay Cemil Cahit, yönetiminde kuzey yönünde harekete geçirdi.

Bu yürüyüşle asilerin soi yanını çevirdi.

Asilerin beklemedikleri bu hareket karşısında çekildikleri görüldü.

V. Tümen kuvvetleri Zile’ye hakim bulunan kuzey sırtlarını işgal edecekleri sırada,Bayırköy’den 20 kadar Zileli karşılarına çıktı. “Silahlı olarak sizi Zile’ye sokmayız” diyerek tümenin yürüyüşünü önlemeye çalıştılar.

Bunun üzerine V. Tümen birlikleri yürüyüş kolundan ayrılarak saldırıya geçti ve Bayırköy’ü işgal etti.Zile’nin kuzeyindeki sırtlara doğru yürüyüşünü sürdürdü.

Ancak karanlık basmıştı, yürüyüş durduruldu.

8/9 Haziran 1920 gecesinin Bayırköy ve yakınındaki sırtlarda geçiren tümen birliği, ertesi günü Zile’ye saldırıya karar verdi.

Fakat o gece Zile’den alınan haberde, kalede bulunan birlikler asilere teslim olmuştu.

Kaza müftüsü başta olmak üzere, bütün Zile halkı, yakın köyler halkı, asilere katılmıştı.

Değişen bu durum karşısında Yarbay Cemil Cahit (Toydemir- orgeneral) elinde bulunan az kuvvetle Zile’ye saldırmanın bir anlamı olmadığını anladı.

Ertesi günü kuvvetini Amasya-Zile yolunu kapatmak ve Amasya’dan bir bölüm yardım almak ümidi ile, Zile kuzeyindeki Bacul köyünün güney sırtlarına çekti ve savunma düzenine girdi.

Tümen komutanı, tümeninin Havza’da bulunan taburunun bütün erlerini ve subaylarını arabalara bindirerek acele olarak Zile’ye gönderilmesini emretti.

Ayrıca, Mecitözü, Merzifon ve Amasya’da bulunan bir miktar askerin de Zile’ye gönderilmeleri için Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nden ricada bulundu.

Tokat-Amasya şosesi üzerinde Turhal’da milli kuvvetlerden bir miktar ayırarak geri ve yan emniyetini sağladı.

Zile’yi işgal eden asiler, Müdafaa-i Hukuk mensubu olanların çoğunun evini yağma ettiler.

Kaza müftüsünü de kaymakam yaptılar.

Kalenin âsîlerin eline geçmesiyle dört makineli tüfek ve dağ topu da ellerine geçmişti.

Zile’ye yardımcı kuvvet olarak Yarbay Ziya komutasında bir süvari bölüğü, iki dağ topu, Erzurum Göçmenleri Milli Birliği 50 kadar atlı, Erzurum Cafer Bey Birliği 38 atlı, Sivas Milli Birliği’nden 80 atlı, Zile harekatına katılmak üzere 7 Haziran 1920’de V. Tümen emrine verildiler.

Asiler hükümet kuvvetlerinin köylerini basacağını ve yakacağını yayarak halkı zehirliyorlardı.

Halk da daha milli kuvvetler geimeden dağlara kaçıyordu.

Birlik 9 Haziran 1920 günü Sulusaray’dan, Devecidağı’nın otlaklarında 100 kadar asi tarafından saldırıya uğradı.

Dört saat süren çarpışma sonunda asiler dağılarak kaçtılar.

Şiddetli bir yamur yağdığından o gün Zile’ye girilemedi.

Birlik geceyi Çeltik’in batı sırtlarında mevzilenerek geçirdi.

10 Haziran 1920 günü birlik, Zile önlerine geldi.

Hasanağa-Korucuk- Kızlar- Bağlarpınarı hattını tuttular. Asiler bu hattın batısında bulunuyordu.

V. Tümen Komutanı Yarbay Cemil Cahit, kendi kuvvetlerine katılmış birlikle, obüs topunu da alarak Zile’nin kuzey sırtlarına kadar yanaştı.

Aynı gün Yıldızeli birliği de Zile’nin güneydoğusundaki bazı tepeleri işgal etti, iki taraflı ateşlerle ve özellikle topçu ateşiyle asiler, Zile’nin içine sığınmak zorunda kaldılar.

Yarbay Cemil Cavit, halka kendilerine teslim olma çağrısında bulundu. Verilen süre ertesi gün saat 12’ye kadardı.

Ertesi gün başlayan çarpışma saat 15 sıralarında şiddetli bir hal aldı.

Asiler Yıldızeli birliğinin sol tarafına saldırdılarsa da, buradaki süvari birliği ile Aziz Bey komutasındaki Erzurum Göçmenleri Birliği’nin etkili ateşiyle püskürtüldü.

Topçunun etkili ateşi sonunda piyade ve süvariler de saldırıya geçtiler.

Bunun sonucu olarak asiler fazla dayanamadı ve bütün cephede kaçışmaya başladılar.

11 Haziran 1920 günü öğle saatlerinde Zile için verilen süre bitmiş, ancak bir cevap alınamamıştı.

V. Tümen Komutanı, kasabayı bombardımana başlattı. Asker de Zile’ye yaklaştı.

Bunun üzerine ilçenin her yanından teslim bayrakları çekildi.

Akşam karanlığı etrafa çökmeye başlamıştı.

Bu şartlar altında Zile’ye girilemedi.

Şehrin kenarındaki sırtlarda emniyet önlemi ahnarak, gece açıkta geçirildi.

Asilerin kaçmamaları için de önlem alınmıştı.

12 Haziran 1920 günü önce tepeleme birlikleri Zile’ye girdi.

Asilerin 150 kadar ölü verdiği anlaşıldı.

30 kadar asi silahıyla Zile içinde yakalandı.

Ayaklanmanın başında tutuklanan Amasya ileri gelenleri serbest bırakıldı, ilçeye yapılan topçu ateşinde 17 ev yıkılmış, birçok ev de hasara uğramıştı.

Asilere ait bir çok yaralı da evlerde bakılıyordu.

Ayaklanmaya yardım ettiği tesbit edilen 54 kişi yakalanarak askeri mahkemeye verildiler.

Elebaşlarından Uvan Ali,21 Haziran 1920 günü Zile yakınlarında saklandığı değirmende bulunarak orada öldürüldü.

Diğer elebaşılardan Şeyh Abdüsselâm ve Aynacıoğulları’ndan Mehmet ölüler arasında idi.

1 Temmuz 1920 günü askeri mahkeme kararı ile asilerden, kışkırtıcılardan 22 kişi idam edildi.

Bir yanıt yazın