Hakkında Bilgi

Hakkında Bilgi,Ansiklopedik Bilgi

Biyografi

Giovanni Boccaccio Kimdir,Hayatı | Yazar Biyografileri |

Giovanni Boccaccio Kimdir İtalyan yazarı (Paris 1313-Toscaha’da Certaldo, 1375).

Giovanni Boccaccio Hayatı

Floransa’lı bir bankacıyla Paris’li bir kadının evlilik dışı oğlu.

Babası Boccaccio’yu Floransa’ya götürdü, sonra da tüccar olması için Napoli’ye gönderdi.

Orada kilise hukuku okudu, kralın nikah dışı kızı Maria Aguinolu’ya âşık oldu (1330)

Giovanni Boccacciofakat çok geçmeden Maria onu küçümsedi.

1340’ta, Bardi bankası iflas edince, babası da bütün servetini kaybetti.

Boccaccio bundan sonra günlerini bazen Floransa’da, bazen Napoli’de ve sık sık seyahatler yaparak geçirdi.

1350’ye doğru Floransa’ya yerleşti ve orada en önemli eseri olan Decameron’u yazdı.

Yüz hikayeden kurulu bu eserde yazar, doğudan, batıdan, efsanelerden, halk masallarından, kişisel gözlemlerinden faydalandı ve bunları ustalıkla günlük hayata uyguladı.

Hikayelerin her biri XIV. y.y.ın bir yanını yansıtır.

Tipler çok canlı ve çeşitlidir.

Kral prens, serseri, hakim, dolandırıcı, aşçı, şövalye, ressam, çiftçi, kadınlar, yazarlar, kapalı ve açık bütün yanlarıyla göz önüne serilir.

Hikayelerin her birinin uzunluğu 1 ile 20 sayfa arasında değişir.

Decameron’u yazdıktan bir süre sonra Boccaccio’nun benliğinde büyük bir değişiklik meydana geldi.

Petrarca kararından vaz geçirmeseydi, utanç duyduğu eserini yok edecekti.

Bundan sonra klasik incelemelerle uğraştı, kendisine Homeros’u çeviren ve yunanca öğreten hümanist Leon Pilatus’u evinde misafir etti.

Kiliselerde Dante’nin la Divinia Commedia’smı halka anlattı ve ömrünün sonuna kadar kendini tamamen ilme verdi.

1350’den önce, Boccaccio, nazım ve nesir alanında birçok çalışma yaptı: Florio e Biancofiore adlı aşk destanından esinlenerek yazdığı il Filocolo (Aşk Üzgünü), İl Filostrato (Sevda Çeken), Maria d’Aguino ile olan macerasmı anlattığı Fiemmetta, mitolojik bir idil olan İl Ninfale Fiesolano (Fiesolano Su Perileri Toplantısı).

Bu gençlik çalışmalarında klasik biçimlere sıkı sıkıya bağlı kalmakta gösterdiği büyük çabanın izleri vardır.

Bununla beraber, sözü geçen eserlerde, şaheseri Decameron’un doğmasını sağlayacak olan derin gözlemciliği ve ihtiraslı karakteri gözden kaçmaz.

Bu eserde, Boccaccio, kültür ve zevk düşkünü floransalı zeki, uyanık ve olgun bir aydın olarak ortaya çıkar.

Uzun asırlar boyunca izinden gidilecek olan modern İtalyan nesriyle aynı zamanda gerçekçi ve yergi dolu hikayelerin ilk yaratıcısı da Boccaccio’dur.

Hayatının son yıllarında, yazdığı eserler arasında kadınlara karşı ağır sitemler ileri süren İl Corbaccio’yu (Kocamış Karga) özellikle belirtmek gerekir.

Ayrıca latince eserler de yazdı: De Genealogia Deorum Gentilium (Pagan Milletlerin İlâhlarının Soyağacı Hakkında), De Casibus Virorum illustrium (Ünlü Erkeklerin Düşüşü Hakkında), De Claris Mulieribus (Ünlü Kadınlar Hakkında), Bucolicum Carmen (Onaltı Eglog), De Montibus, Sivis (Coğrafya Sözlüğü).

Bu bilimsel eserler, Petrarcus’unkiler gibi, Rönesans hümanizmasının habercisidir.

Bir yanıt yazın