Hakkında Bilgi

Hakkında Bilgi,Ansiklopedik Bilgi

Tarih

Osmanlı Resim Sanatı,Dönem Ressamları | Tarih |

Osmanlı dönemindeki ressamlar, Osmanlı Dönemindeki Türk Resim Sanatları, Osmanlı ressamları ve eserleri, Osmanlı’dan günümüze resim sanatı ve ressamları, Osmanlıdan günümüze ressamlar ,Osmanlı Resim Sanatı Bayezid II devrine ait el yazması kitaplardaki örneklerden başlayarak osmanlı minyatürleri canlı renkler, istif ustalığı ve gerçekçi nitelikler içinde gelişti.

Osmanlı Dönemindeki Türk Resim Sanatları

Nigârî (XV. yy.), Nakkaş Osman (XVI. yy.), Nakkaş Haşan (XVII. yy.), Levnî (XVIII. yy.) v.d. minyatür sanatının belli başlı temsilcileridir. Osmanlı Resim Sanatı

Minyatür sanatı, XVIII. yy.dan başlayarak yerini batı geleneğine uygun resim sanatına bıraktı.

Batı ülkeleriyle ilişki kurmaya başlanılan yıllarda, sosyal ve siyasî hareketlere paralel olarak güzel sanatlarda da gelişmeler oldu.

Tanzimat fermanından sonra Mahmud II nin kendi portresini (tasviri hümayun) yağlıboya olarak yaptırıp resmî daire duvarlarına astırmasının bu alanda yardımı oldu, özellikle Sultan Abdülaziz Avrupa gezisinden döndükten sonra güzel sanatlara önem verdi; kendisi de resimle uğrasan padişahın bazı yabancı sanatkârları ülkeye çağırması ve onların eserlerinden bir koleksiyon meydana getirmesi, Türkiye’de resim sanatının gelişmesi üstünde büyük ölçüde etkili oldu.

Bu koleksiyonda Gerome, Boulanger, Adolphe Yvon, Daubigny gibi devrinin ünlü ressamlarının tabloları da vardı.

Raffaele ve Kapıdağlı Konstantinos’un padişah portreleri Topkapı Sarayı Müzesi Resim galerisindedir.

İstanbul’a gelerek burada ortaya koydukları eserlerle Türkiye’deki plastik sanatların gelişmesine katkıda bulunanlar da şunlardır; Felix Ziem, Ayvazovski, Henry Aston, Barker, Padişah Abdülmecid’in Ayasofya’yı tamir ettirmek için getirttiği mimar ve ressam Gasparo Fossati, Preciosi, Maximilian Schmidt, Melling, Faosto, Zonnara.

Türkiye’de XVIII. yy.a kadar ressam yetiştirecek, batı tarzındaki resim sanatını öğretecek bir okul yoktur.

İlk defa, 1793’te kurulan Mühendishanei Berriî Hümayun’da resim dersi verildi.

Müfredat programlarına resim dersi konulan Mektebi Fünunu Harbiye’de (1835), askerî rüştiyelerde, idadilerde de resim öğretimi yapıldı.

Sonra askerî ve sivil bütün okullarda resim dersleri kabul edildi; Avrupa’ya öğrenciler gönderildi ve bunların dönüşüyle Türkiye’de resim sanatı gelişmeye başladı.

Osmanlı Dönemi Ressamları

Hemen hepsi asker olan ve türk primitifleri denilen ressamların eserleri bugün İstanbul Resim ve Heykel müzesinde yer alır.

Bu ressamlar, Osman Nuri, Giritli Hüseyin, Ahmed Bedri, Ferik İbrahim Paşa, Hüsnü Yusuf (1817-1861), Tevfik Paşa (1819-1860), Nuri Paşa (1839-1906), Şeker Ahmed Paşa (1841-1907), Süleyman Seyit Bey (1842-1913), Osman Hamdi Bey (1842-1910), Servili Ahmet Emin (1845-1892), Hüseyin Zekâi Paşa (1860-1919) ve Hoca Ali Rıza’dır (1864-1939).

Türk primitifleri genellikle gerçekçi bir sanat anlayışına bağlı kaldılar.

Onlardan sonra gelen önemli ressamlar arasında halife Abdülmecid (1868-1944), perspektifçi Ahmet Ziya Akbulut (1869-1938), Kız Sanayii Nefise mektebinin müdürü Ömer Âdil (1868-1928), Şevket Dağ (1876-1944) vardır; bunları savaş sonrası ressamlar, takip etti.

1900’de Avrupa’ya giden ve Birinci Dünya savaşı çıkınca (1914) ülkeye dönen bu ressamlar Cormon veya Jean Paul Laurens’in atelyelerinde çalışarak Türkiye’ye izlenimciliği getirdiler.

Bu grubun en önemli kişisi Halil Paşa (1857-1939), Türkiye’deki akademiklerin sonuncusu ve izlenimcilerin ilkidir.

Bu neslin öteki önemli ressamları şunlardır: Sami Yetik (1876-1945); Nazmi Ziya Güran (1881-1937); Çallı İbrahim (1882-1960); Hüseyin Avni Lifij (1884-1927); Ruhi (1880-1931); Mehmet Ali Lâğa (1885-1948); Feyhaman Duran (1886-1970); Hikmet Onat (doğ. 1885); Vecihi Bereketoğlu (1890-1971); Namık İsmail (1892-1935); Üsküdarlı Cevat (1870-1939); Celâl Esat Arseven (1875-1971); Mihrî Hanım (1887-1920). Osmanlı Ressamlar cemiyetini kurarak, Galatasaray lisesinde her yıl ağustos ayında sergiler açan bu sanatçılar, serbest fırça vuruşlarıyle meydana getirdikleri izlenimci eserleri yüzünden önceleri çok yadırgandılar.

Türkiye’de resim sanatı için temel okul Osman Hamdi Bey tarafından kurulan (1883) Sanayii Nefise Mektebi Âlisi’dir.
Osman Hamdi Bey, aynı zamanda müzelerin de kurucusu olduğu için, iki kurumun başına getirildi.
Sanayii Nefise mektebi, İstanbul Arkeoloji müzesinin karşısına yaptırılan binaya getirildi.
Bu bina bugün Eski Şark Eserleri müzesi olarak kullanılmaktadır.
3 Mart 1883’te öğretime açıldıktan sonra okulun müdürlüğüne Osman Hamdi Bey, müdür yardımcılığına Osman Efendi, mimarî öğretmenliğine Vallauri, yağlıboya resim öğretmenliğine Salvtore Valeri, karakalem öğretmenliğine Warnia Zarzecki getirildi.
Okul 20 öğrenciyle eğitime başladı; iki yıl sonra bu sayı 60’a yükseldi.
Sanayii Nefise mektebi yeni bir yönetmelikle Güzel Sanatlar akademisi adını aldı (1927).
Osmanlı Resim Sanatı
Osmanlı Resim Sanatı

Bir yanıt yazın