Hakkında Bilgi

Hakkında Bilgi,Ansiklopedik Bilgi

Genel

Kaydı Hayat Şartı | Genel Hukuk Bilgisi |

Kaydı Hayat Şartı Nedir,Tek taraflı veya karşılıklı sözleşmelerde ömür boyu olmak üzere geçerlilik taşıyan madde.

Kaydıhayat şartıyla ödenen iradın muhakkak para olması gerekli değildir.

Bu herhangi başka bir şey, mesela gıda maddesi de olabilir.

Bunun yanında irat ödeme mükellefiyetinin ivazlı veya ivazsız olmasının da hiç bir önemi yoktur, önemli olan edimin devri olmasıdır.

Bir defaya mahsus olmak üzere sermaye şeklinde verilmesi halinde, kaydıhayat şartıyla irattan bahsedilemez.

Bunun gibi, verilecek iradın hayat boyunca olması da, bu müessesesenin şartlarından biridir.

Bu sebeple, bir kimsenin hayatı boyunca değil de, mesela, 30 yıl için irat bağlanması halinde, kaydıhayat şartıyla irattan söz edilemez.

Kural olarak süre, alacaklının hayatıdır.

Ancak, borçlunun veya bir üçüncü kişinin hayatının ölçü alınarak ona göre irat verilmesi de mümkündür.

Sözleşmede aksine bir hüküm bulunmadıkça, iradın, irat alacaklısının hayatı boyunca süreceği kabul edilir (Borçlar kn. md. 50/11).

Bu halde, irat borçlusu, alacaklıdan daha önce ölürse, onun borcu mirasçılarına geçer (Med. kn. md. 539). Ancak, eğer kaydıhayat şartıyla irat, bağışlama şeklinde yapılmışsa, Borçlar kn. md. 247’deki açık hüküm gereği, borç, borçlunun ölümü ile sona erer.

İrat, birden fazla alacaklıya taahhüt edilmişse, bunlardan birinin ölümü ile, borçlunun ona olan borcu sona erer, meğer ki, bunun aksi, yani ölene verilen iradın diğer alacaklılara geçeceği kararlaştırılmış olsun.

Buna karşılık, irat, borçlunun veya bir üçüncü kişinin hayatı süresince borçlanılmışsa, alacaklının ölümü halinde, aksine bir hüküm bulunmadıkça, irat alacağı hakkı, alacaklının mirasçılarına geçer (Borçlar kn. md. 507-III).

Kaydıhayat şartıyla irat sözleşmesi şekle bağlıdır.

Bu şekil genellikle adi yazılı şekildir.

Ancak ivazlı kaydıhayat şartıyla yapılan irat sözleşmelerinde, karşı tarafın borcu gayrımenkule ilişkinse, o zaman sözleşmenin resmi şekilde yapılması gerekir.

Aksine bir hüküm bulunmadıkça, irat her altı ayda bir işlemeden, yani peşin olarak ödenir (Borçlar kn. md. 509/1).. Ancak taraflar, bu peşin ve altı ayda bir ödemenin aksini kararlaştırabilirler.

Mesela, irat olarak bir tarlanın hasadının borçlanıldığı hallerde, borcun ödeme zamanının da hasat mevsimi olduğu zımnen kararlaştırılmıştır.

Hayatıyla mukayyet olarak irat tesis edilen kimse, iradın peşin ödenmesi gereken devreden önce ölecek olursa, borçlu yine bu devreye ait olan miktarın tamamını öder, irat borçlusunun iflası ilişkiyi sona erdirmez.

Borçlunun iflası halinde, başka bir teminat yoksa, alacaklı, irat yerine sermaye alacağı ile iflas masasına girer, Kaydıhayat şartıyla irat sözleşmesinden doğan temel hak, başkasına devredilemez.

Ancak bu sözleşmeden doğan, muaccel veya müeccel irat alacaklarının üçüncü kişiye devredilmesi mümkündür.

Bunun gibi, temel hakkın haczi de caiz değildir.

Ancak, sözleşmeden doğan münferit irat alacaklarının haczi mümkündür.

Bunun için de iki şartın gerçekleşmesi gerekir, önce, alacaklının bu irattan mahrum edilmeyeceğinin, sözleşme yapıldığı zaman kararlaştırılmamış olması gerekir.

Ayrıca, iradın ivazsız olması da gereklidir.

Bir yanıt yazın